Yol, yol olmalı; hakka ve hakikate varmalı. Hakka ve hakikate varmayan yoldan; iyilik, güzellik, doğruluk, dürüstlük, adalet, insanlık, hizmet, yarar, kâr gelmez, gelmemektedir. Bunun için mutlak doğru ve gerçekçi ilmi yol benimsemeli. İki âlemde huzurlu, mutlu, rahat, ferah, felaha ulaştırmalı.
Yol, İslam ahlakı, İslam inancı, ibadeti, güzelliği, iyiliği, hizmeti, muamelatı taşımalı. İslam ile bilimi, sanatı, mesleği, kültürü, güzelliği, çalışmayı, işlemi birlikte değerlendirmeli. İslam dini de bilimde Yüce Allah’ın katındandır. İkisi de Allah’ın bilgisi, yaratması, sıfatıdır. Biri diğeri olmadan olmaz.
İşlerimizde, ödev, görev, sorumluluklarımızda, yükümlülüklerimizde; dinsel ve bilimsel davranmalı. Bilmediğimizi sorup, öğrenmeli. Ortak akıl kullanmayı, danışmayı asla ihmal etmemeli. Öğrenmeyi, bilmeyi; bildiklerimizle işlem yapmayı esas almalı. Bir sorun varsa, hem sorunun muhatapları ile hem de uzmanlarla birlikte çözüm için, çare bulmak için çalışmalı. Masa başında otururken, sorun çözmeye çalışmamalı. Sahaya inmeli. Sorunu yerinde, muhatapları ile birlikte tartışmalı. Çözüm yollarını birlikte bulmaya çalışmalı.
Yaşantımızda İslam ahlakını, etik anlayışı esas almalı. İslam ahlakı olmadan; beğenilme, takdir görme, sevilme, sayılma, saygınlık olmaz. Ahlak her alanda olmalı. Meslek ahlakı, sanat ahlakı, siyaset ahlakı, sosyal ahlak, öğretmen ahlakı, öğrenci ahlakı, tıp ahlakı, ticaret ahlakı, basın- yayın, medya ahlakı, iş ahlakı, kurum ahlakı, toplum ahlakı, devlet ahlakı, millet ahlakı, kültür, sanat ahlakı güzel olmalı.
Müslüman, kendini geliştirecek yer, ortam, bölgede yaşamalıdır. Gidip de çölde, Sahra’da yasmamalıdır. Her yönüyle kendini geliştirip, olgunlaştırmalıdır. Eksikliklerini gidermeli. Yaptığı günahları, bir daha yapmamak üzer tövbe etmelidir. Allah’tan af, bağışlanma dilemeli. Sabırla, şükrederek, her gün daha iyileşmelidir. Hiçbir zaman ümidini yitirmemeli. Ümitsizliğe düşmemeli. Her zorluğun bir çıkışı vardır. Gerektiğinde başkalarından; devletten, akrabalardan, dostlardan yardım almalı. Çekinmemeli. Girişimci olmalı. Ama güvende vermeli.
Fakirlik korkusuna kapılmamalı. Kanaatsiz da olmamalı. Aç gözlülük yapmamalı. Böyle yapanlar, başkalarının malına, mülküne, servetine göz koymaktadırlar. Suç işleyip, kendilerini perişan etmektedir. Sevdiklerini de üzmektedirler. Niyet ve samimiyet iyi olmalı. Niyet iyi olursa; düşünce ve eylemlerde iyi olur. Dosdoğru ve dürüst olmaya azmetmeli. Kendimizi her gün değerlendirmeli. Muhasebe yapmalı. Eksikler, yanlışlar, hatalar düzeltilmeli. Otokontrol yapmalı. Kendimizi kontrol etmesini becermeli. Kontrolsüz mayın olmamalı. Anlamlı, derin, dosdoğru düşünmeli ki, güzel, iyi, yararlı işler yapalım. Ölümü ve sonrasını akıldan çıkarmamalı. Yaşamın sonunda ilahi bir sorgusu olacağını akıldan çıkarmamalı.
Peygamberimiz sav. Buyuruyor:
Beş şeyden önce 5 şeyi ganimet bilmeli. Bunlar:
“Yaşlılıktan önce gençliğin,
Hastalıktan önce sağlığın,
Fakirlikten önce zenginliğin,
Meşguliyetten önce boş vaktin,
Ölümden önce yaşamın kıymetini bilmeli. Bir de; sağlığın ve boş zamanın kıymetini bilip, çok iyi değerlendirmeli.”
Al-i İmran suresi 134. Ayette Allah cc. Mealen buyuruyor: “ Onlar öfkelerini yutar ve insanları da affederler.”
Sadece bu ayeti yerine getiremeyen, dünyada milyonlarca insan ya mahpustur ya da ölmüştür!
Yine çok önemli, değerli bir ayet sunalım. Fussilet suresi 34. Ayetin meali: “ Sen kötülüğü en güzle şekilde sav. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur.”
Bu ayeti de yapabilen insan, başını derde, belaya, musibete, kötülüğe sokup; kendinin iki dünyasını perişan etmez.
A’raf suresi 199. Ayetin meali: “ Sen af yolunu tut. İyiliği emret ve cahillerden de yüz çevir.”
Lokman suresi 17. Ayet:” Başına gelenlere sabret. Şüphesiz ki, bunlar azmedilecek işlerdendir.”
Yine affetmeyle ilgili Maide suresi 13. Ayet vardır. Pek çok ayet bulunmaktadır.
Âlemlerin Rabbi Yüce Allah’a gönülden, beyinden iman edin. Emir ve yasaklarına uyun. “En doğruyu, dosdoğruyu sadece Allah cc. Söyler.” İnsan ne kadar bilge olursa olsun; beşerdir. Şaşabilir. Eksik, yanlış söyleyebilir. Bunun için insan düşüncelerini, Allah cc. Sözlerine tercih etmeyiniz. Tercih ederseniz, bu tamamen yanlış olur. Bütün felsefeler, felsefi inançlar, beşeri düşünceler eksiktir, yanlıştır, hatalıdır. İdeolojilerin hiç biri doğru değildir. İnsanlığa hiç biri huzur ve mutluluk getirmemiştir, getiremez, getirmeyecektir. İdeolojileri İslam dinine tercih etmeyiniz. Bu batıl ve küfür düşüncedir. Yanlıştır, hatalıdır. Hak yol sadece Kur’ân ve sünnet yoludur. Düşüncelerinizin temelinde Kur’ân, sünnet, bilim, kültür, sanat, meslek olmalıdır. Dünyanın tüm bilgilerinden, kültüründen, sanatından, mesleğinden, teknolojisinden mutlaka yararlanmalı. Toplum olarak dünyanın en iyi insanı olmalıyız. Hedefe; iyi, güzel, doğru, dürüst, adil, yararlı insan olma koyulmalıdır.
Şunu asla unutmayınız!
“Dinimiz İslam dini özellikle şunları istemektedirler:
İslam dininizi muhafaza ediniz, koruyunuz.
Nefsi, kendinizi kötülüklerden, haramlardan, günahlardan koruyunuz.
Aklınızı koruyunuz. Aklınızı; batıl, küfür, bozuk, yanlış bilgilerle bozmayınız.
Neslinizi, gelecek kuşaklarınızı koruyunuz. Onları her türlü kötülüğe karşı koruma bilinci veriniz.
Malınızı, mülkünüzü, servetinizi koruyunuz. Helal kazanıp, savurgansız, helal yerlere zorunlu durumda harcama yapınız.”
Yaratan Rabbinin adıyla doğru, gerçekçi, bilimsel yazılar oku, öğren, bilgilen. Önce sen doğru ve ilmi bilgilen. Sonra çocuklarını, aile halkını, çevrendekileri bilgilendir. Günümüz iletişim, bilişim olanakları ile dünyayı bilgilendir. Mutlaka ilmi- bilimsel- doğru bilgiler edin. İlim öğrenmekten maksat; hak ve hakikate ermek olsun. Hak ve hakikate erdirmeyen bilgi; zararlı, faydasız, önemsiz, değersiz malumattır.
Yüce Allah’ın emir ve yasaklarına ne ölçüde uyulursa, yaşamda o ölçüde başarılı olunur. Saygın olunur. Beğenilir. Sevilir, sayılır. Onurlu ve takdir edilen olur. Örneğin:
Âlemlerin Rabbi olan Yüce Allah’a şirk- ortak- eş koşmak, insanı rezil, zelil, perişan eder.
Namuslu kadınlara iftira atmak,
Sihir, büyü yapmak, yaptırmak,
Meşru savaştan kaçmak,
Müslüman anne ve babaya isyan etmek,
Yetim malı yemek,
Zina yapmak,
Haram olduğu halde faiz alıp, vermek,
Haram işlemekte ısrar etmek çok büyük günahlardandır.
Allah’a baba demek, imana zaarr verir.
Harama, helal demek,
Yaptığı haramları birer meziyetmiş gibi anlatmak,
Haram işlerken, besmele çekmek- demek,
İbadet etmekten ne kazandım, demek,
Bizi, Allah unuttu demek,
Şarap içmenin ve kadınların örtünmesi, Kur’ân ’da yoktur, demek,
İslam dini ile alay etmek, imanı tehlikeye düşürür. Müslüman bu gibi saçma, sapan, bozuk, rezil sözler etmemeli. Hak ve hakikati gizlememeli. Hak ve hakikati gizlemek; insanı kâfir eder.
Peygamberimiz Hazreti Muhammed sav. Ahiret gününde mutlaka bu sorgudan insanlar geçecek buyuruyor. Bu sorgulamada şunlar sorulacağını söylüyor:
“Ömrünü hangi yolda tükettiğinden,
Bildiği ile neler yaptığından,
Malını, servetini nereden kazanıp, nerelere harcadığından,
Vücudunu hangi yollara yıprattığından sorgulanacaktır.”
Biz mümin ve Müslümanlar ibadetlerimizi şu şekilde yapmalıyız:
“ Allah’a olan kulluk borcumuzu, Allah’ın istediği, peygamber efendimizin bildirdiği şekilde yerine getirmemize ibadet denir. Öyle nefsimizin istediği, oyun, eğlence, tepinme şeklinde ibadet olmaz. İslam dinini yaşamak, Allah’a ibadet etmektir. Bütün peygamberler, Allah’a ibadete çağırmış. İbadet yol ve yöntemini öğretmiştir. İbadet; imanın ve İslam dininin yaşama şeklidir. İslamiyet’i yaşamaya ibadet etmek denir. İslam dinine uymayan davranışlar ibadet sayılmaz, kabul edilmez. Her ibadetin usulü, kuralı, kaidesi vardır. Bunlara mutlaka uyulmalıdır.
Mesela; Namaz kılmanın, oruç tutmanın, zekât vermenin, hac yapmanın, kurban kesmenin kuralı vardır. Bunları peygamberimizin yaptığı şekilde yaparsak, ibadet olur. Yapmazsak, ibadet olmaz. Bugünlerde bazı sapkın sapık, satılmış ilahiyatçılar, ibadetleri sulandırmaktadır. Hatta inkâr edenler bile vardır. Bu gibi içteki ajan düşmanlara inanmamak gerekir.
Yazılarım tamamen ilmidir, bilimseldir, dosdoğru ve gerçek bilgidir. Okuyunuz ve okutunuz ki, insanlar, insanlıklı olsun. Hiç kimseye zarar- ziyan vermesin. Yazılarımın tümü, her paragrafı, cümlesi doğrudur. Boş cümle yoktur. Okuyunuz, okutunuz, paylaşınız. Sevap alınız. Tebliğ etme – hakkı hakikati bildirme görevini yapınız, lütfen!