Akıllı, zeki, bilgili, bilinçli insanlar; niçin, neden, niye, nasıl yaratıldığını bilir ve anlar. Boşu boşuna yaratılmadığını, başıboş bırakılmadığını bilir. Yaratılış amacını, gayesini bilir. Kulluk bilinci ile hareket eder. Yüce Allah’ın kendine yüklediği yükümlükleri öğrenir ve eksiksiz yapar. Bilir ki, Allah cc. Kulluk görevini yapıp, yapmadığının kendisine sorulacağını aklından hiç çıkarmaz. Yapmadığında, yanlış yaptığında, ilahi adaletle sorgulanacağını, hesap vereceğini aklından hiç çıkarmaz.
Peygamberimizin insanlara anlattığı, akıllı insan; gününü değerlendirmesini düşünen, geleceğini düşünüp, gerekli hazırlığı yapan insandır.
Dünya hayatı- yaşantısı geçicidir. Her canlı mutlaka ama muhakkak bir şekilde ölümü tadacaktır. Geleceğimiz; ahirettir. Ahirete hazırlanmak, her olgun, akıllı, zeki insanın başlıca görevidir. Ahiret için lazım olan ibadetleri, zikirleri, iyilikleri, hizmetleri, yardımları, kulluk görevlerini hemen şimdiden yapmaya başlamalıyız. Böyle yaparsak, zarar edenlerden olmayız, inşallah.
Peygamberimiz sas. Buyuruyor: “ Akıllı kimse, kendisini hesaba çeken ve ölüm sonrası için çalışandır.”
Allah cc. Haşr suresi 18. Ayette buyuruyor: “ Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının. Herkes yarına ne hazırladığına baksın.”
Allah cc. Al-i İmran suresi 185. Ayette mealen buyuruyor: “ Her canlı ölümü tadacak, sonrada yaptıklarınızın karşılığı, kıyamet günü size tam olarak verilecektir. Kim Cehennem azabından uzaklaştırılıp, Cennete sokulursa, işte o kurtuluşa ermiştir.”
Bakara suresi 197. Ayetin meali: “ … Kendinize azık edinin. Şüphesiz ki, azıkların en iyisi; takvadır. Ey akıl sahipleri! Bana karşı gelmekten sakının!”
Şunu asla unutmayınız! İslam dininden başka hiçbir görüş, felsefi inanç, beşeri felsefe insana hiçbir fayda vermeyeceği gibi zarar- ziyan verecektir. Bunun içindir ki; elhamdülillah Hakk’a mümin ve Müslümanım de! İslam dinini en güzel, iyi, samimi, bilinçli şekilde yaşa. İslam dinini bırakıp veya İslam dini ile birlikte başka sapkın sapık düşünce, görüş, ideoloji içinde bulunma. Yüce Allah’ın hak dinine şerik- ortak koşma, ortaklar bulma. En büyük zarar edenlerden olursun! Yüce Allah’a ortak koşmanın şirk olduğu gibi İslam dinine de ortak koşma şirktir.
Sadece İslam ilimleri öğrenmeyiniz. İslam ilimleri yüce Allah cc. Kaynaklıdır. Ama bilimsel bilgilerde, âlemlerin Rabbi Yüce Allah cc. Kaynaklıdır. İkisini birlikte öğrenmeliyiz. Birini öğrenip, diğerini öğrenmezsek, tek kanatlı kuşa benzeriz! Dini bilgiler, bilimsel bilgiler, teknik, teknoloji, yapay zekâ gibi çağın önemli mesleklerini, sanatlarını, teknolojisini de mutlaka ama muhakkak öğrenmeliyiz.
Dünyada yaşarken, Kabir hayatına, başka bir adı ile Berzah hayatına da, ahiret hayatına da hazırlık yapmalıyız. Kabir- berzah hayatı vardır, doğrudur, gerçektir. Kabir hayatı kıyamete kadar sürer. Kabir hayatı ile ilgili pek çok ayet ve hadis vardır. İnansan da, inanmazsan da, gerçek ve doğrular değişmez. Var olana, yok demekle gerçek yok olmaz. Sadece yalan söylenmiş, gerçeği gizlemiş olunur. Gerçekleri inkâr eden Müslüman olmaz.
Kabir azabı hakkında peygamberimizin pek çok hadis-i şerifi vardır. İnternete yazdığınızda pek çok peygamberimizin anlatımı göreceksiniz. Günümüz kadar bilgiye kolay ulaşım bilinen tarihte hiç olmamıştır. İnternete her türlü bilgi vardır. Seçerek, doğru bilgiye ulaşmak; bilgi ve bilinç ister.
Kabir azabı ayet ve hadislerde çokça açıklanmıştır. Onun bunun dediği saçmalıklara kulak asmayalım.
Ayet ve hadislerde kabir azabına neden, sebep olan davranışlar kısaca şöyle belirtilmiştir:
1- Bireyin Allah’ın inkâr etmesi ve şirk- ortak koşması!
2- Faiz, zina gibi büyük günahlar işlemesi.
3- Yalan söylemekten kaçınmaması.
4- Kur’ân’ı Kerim’den yüz çevirmesi.
5- Tembellikten, zevkine uyuması düşkünlüğünden, farz namaza kalkmaması!
6- İnsanlar arasında söz getirip, götürmesi, dedikodu yapması.
7- Üzerine pislik, idrar atlamasından kaçınmaması, boy abdestsiz gezmesi!
8- Lütfen! İnternetten haramları, farz ibadetleri öğreniniz. Bunlara uymamak, hem kabir azabına neden olur. Hem de ahirette insanı çok zor durumda bırakır. İslam’ı öğrenip, Allah’ın emirlerini tutmalı. Yasakladıklarından sakınmalı. İyilikleri artırmalı. Kötülükleri azaltmalı. İnsaf, vicdan, merhametle, akıllıca davranmalı. Aksini düşünmek bile istemiyorum!
9- Haram- yasak olanı yapmak büyük günahtır ve haram işlemiş olur.
10- Farz olan ibadetleri yapmamak, haramdır- yasaktır. Çok büyük günahtır. Bunlar hem kabirde hem ahirette azaba neden olur!
Ahiret hakkında, ahiret konusunda şu ayetlere lütfen bakınız:
“Al-i İmran suresi 25. Ve 145.Ayet.
Ankebut suresi 64. Ayet.
A’la 16- 17. Ayetlere lütfen bakınız.”
Kıyamet ve diriliş konusunda da pek çok ayet vardır. Kıyamet, dünyanın ve evrenin bozulup, yıkılmasıdır. Bunun nasıl olacağı ayetlerde açıklanmıştır. Bu anlatılmalı.
Bir de diriliş in gerçekleşmesi vardır. Gelmiş geçmiş tüm insanlar bir araya toplanacaktır. Bu ikisi hakkında ayetlerin mealini yazmayacağım. Ben sure ve ayet adlarını, numaralarını vereceğim. Siz internetten lütfen bakınız.
Zümer suresi 68. Ayet,
Naziat suresi 6-8. Ayet,
İnfitar suresi 1-4. Ayet,
Tekvir suresi 1-6. Ayet,
Enbiya 104. Ayet,
Müzzemmil 17. Ayet,
Ahzap suresi 63. Ayet,
Muhammed suresi 8. Ayet,
Taha suresi 55.ayet,
Yasin suresi 51-52. Ayet,
Kıyame 36-40. Ayet,
Yasin suresi 78-79. Ayet,
Mümin un suresi 115. Ayet,
Araf suresi 57. Ayet,
Enam suresi 69. Ayetlere bakınız. Kıyamet hakkında, yeniden diriliş hakkında yeterince ayet bulunmaktadır. İnternetten hadis de bakabilirsiniz. Olayı ilmide değerlendirebilirsiniz.
Mahşer yerinde toplanma ile ilgili de ayet ve hadisler bulunmaktadır. Mahşer; toplanma yeri, anlamına gelmektedir. Haşr; toplama, anlamına gelmektedir.
Haşr, mahşer konusunda pek çok hadis-i şerif bulunmaktadır. İnternetten araştırıp, bilgi edininiz. Ben her ayet ve hadisi makaleme aldığımda, yazım çok uzman olmaktadır. İnsanlar yazılarımın çok uzun olduğundan yakınmaktadır.
Lütfen! Yasin suresi 59- 69. Arasında olan ayetlerin meallerini okuyunuz.
Bakara suresi 212. Ayetin mealine bakınız.
Taha suresi 124-126. Ayetlere bakınız.
Isra suresi 71. Ayeti anlayarak, kavrayarak okuyunuz.
Meryem suresi 68-86-87. Ayete bakınız.
Bu ayetlerden ve hadislerden başka da bulmanız mümkündür. Anlayana bir ayet bile yeter, diyelim.
Bir hadis-i şerifte; Arşın sıcaklığından sığınacak yer arayan insanlardan, sadece şu şekilde mümin Müslüman olanlar, Arş’ın gölgesinde kalacaklar. Gölgelenecekler. Bunlar şu müminlerdir:
1- Adil- adaletli devlet reisleri.( Günümüzde böyle bir devlet reisinin olmadığını söyleyebilirim)
2- Allah’a hakça ibadetle büyüyen genç!
3- Gönlü İslam dinine ve mescitlere bağlı olan Müslümanlar!
4- Birbirini Allah cc. İçin seven ve ayrılan müminler.
5- Güzel bir kadınla, kadının veya erkeğin istemesi halinde bile zina etmeyen, kadın ve erkekler.
6- Gizli sadaka veren müminler.
7- Tenhada Allah cc. Rızası için ibadet eden, zikreden, gözünden yaş akan Müslümanlar, arşın altında gölgelenecektir.
Ahirette hesap verme günü hakkında çokça ayet ve hadis vardır. Ben bu ayetlerin numaralarını vereyim. Sizler internetten bakınız. Bunları eşinize, aile halkına, öğrencilerinize, çevrenize, medyada anlatınız. İnsanlar yararlansın. Ben tüm yazılarımı sosyal medyada, internet üzerinden yayınlatıyorum. Gazete Rize sosyal medyası Allah cc. Razı olsun. Yazılarımı yayınlıyor. 2015 yılından beri sosyal medyada yazılarım yayınlanıyor. Yanı sekiz yıldan beri yazılarım sosyal medyada yayınlanmaktadır.
Hesap verme ile ilgili ayetler şunlardır:
Rad suresi 18. Ayet,
Talak suresi 8. Ayet,
Necm suresi 39-41. Ayet,
Yasin suresi 65. Ayet,
Enbiya suresi 1. ayette ahirette sorgulama anlatılmaktadır. Ayrıca hadislerde vardır.
Peygamberimiz sas. Buyuruyor:
“ Kıyamet günü, dört konudan soru sorulmadıkça, kulun ayakları, Rabbin huzurundan ayırılmaz. Bu sorular şunlar olacaktır:
1- Ömrünü nerede harcadığı sorulacak,
2- Ne ibadette bulunduğu sorulacak,
3- Malını, servetini nerede kazandığın ve nerede harcadığın sorulacak,
4- Vücudunu nerede eskittiğin, kullandığın anlatılacak.
Herkesin günahı, sevabı mizan adlı bir terazide tartılıp, değerlendirilecektir. Bu mizanda tartılma, değerlendirme olayı şu ayetlerde anlatılmaktadır:
Enbiya suresi 47. Ayet,
Karıya suresi 6- 11. Ayetinde anlatılıyor.
Bizler, insanlara ayet ve hadislerle, bilimin ışığında, İslam dininin anlatılmasını arz ediyorum. Öyle öykülerle- hikâyelerle, masallarla, güncel olmayan sözlerle, İslam dini anlatılmaz. İnsanlara lazım olan konular öncelikle anlatılmalıdır. Ana değerler öncelikle anlatılmalıdır. İslam dininin tüm değerleri, İslam dininin ilim dalları; pedagojik şekilde anlatılmalı. Benimsetilmeli. Özümsetilmeli. İçselleştirilmeli. Sevdirilmeli.
İnternetten şu konuları sizler bakınız:
Hesap verme günü, mizan, amel defterinin verilmesi, sırat köprüsü, kul hakkının ödenmesi, cehennem, cehennemlik kimler olacak, cennete kimler gidecek, cehennemde azaplar nasıl olacak, cennet, cennete kimler gidecek, konularında sizler araştırma yapınız. Yazım çok uzun olmasın, diye bu metinde yazmıyorum.
Bu bugün yapılamamaktadır. İlahiyatçı bile namaz kılmamaktadır! İmam- Hatip Okullarında 8 yıl okuyup, mezun olanların çok büyük bir bölümü namaz kılmamaktadır. İlahiyat Fakültesi okuyup, kırsal alandaki, camilere görevlendirilen; imam- hatipler hakkıyla, layıkıyla görev yapmamaktadır. Dini işlerde samimiyet gerekir. İşi pedagojinin tüm dallarını bilerek, yapmak gerekir. Severek, yapmak gerekir. Allah cc. Rızasını- hoşnutluğunu kazanmak için yapmak gerekir. Görevini sevmeyenin hakkıyla ve layıkıyla görev yapması mümkün değildir. Bugün insanların birçoğu ekmek parası kazanmak için görev yapmaktadır. Bazıları da ihanet, hainlik içindedir. Allah cc. Islah eder, inşallah. İnsanların da aklını başına alır, inşallah.