Bağımlılıkla hükümet mücadele etme kararı aldı. Bu karar tüm İl ve İlçelerimizde her yönü ile uygulanmaktadır. Bende işin eğitim yönüne katkı sağlamaya çalışıyorum. Bağımlılık bir bağımlı olma halidir. Kötü ve zararlı madde kullanıcıların ANATEM denilen sağlık kurumlarında ücretsiz tedavi olma imkânları vardır. 6 ayda tedavi olabilmektedirler. Bu konuda halkımız sadece duyarlı, tutarlı ve kararlı olmalı. Böylece zararlı, kötü, çirkin, insanlık düşmanı alkol, esrar, morfin, eroin, kokain, afyon, sentetik haplar ve 100’den fazla zararlı maddeden kurtulmuş olur.
Kumar, şans oyunları, oyun, boş işlerden de kurtulmak gerekir. Hatta insanın yararlı işlerde bile bağımlı olmaması gerekiyor. Bir işi aşırılık içinde yapmamalı. Her işte ölçülü, dengeli, olması gereken olmalı. Genelev, meyhane, gazino, pavyon, diskotek, randevu evi, batakhaneler gibi yerlere karşıda çok uyanık ve dikkatli olmalı. “Bağımlılık bir çeşit beyin hastalığıdır.” “ Zararlı madde alındığında beyinde DEPAMİN denilen bir kimyasal madde oluşur. Depamin geçici bir mutluluk hissi verir. Sonrasında pişmanlık, utanma duygusu, depresyon, delilik, doğru ve gerçek düşünememe, saldırganlık, ahlaksızlık, edepsizlik, hayâsızlık oluşturur.”
Kötü ve zararlı maddeler daha çok terör örgütleri tarafından üretilir ve pazarlanır. Bu zararlı, kötü maddeleri kullananlar, kendilerine zarar verdikleri gibi terör örgütlerine de maddi katkı da sağlarlar! Türkiye coğrafi olarak kıtalar arası köprü konumunda olduğu için, zararlı maddelerin %80’i ülkemizden geçirilmek istenmektedir. Geçirilirken de pazarlanmaktadır!
Bağımlılık tedavi edilmezse; delilik, bilinç kaybı, erken bunama, sayıklama, saçmalama, kuruntu, vehim, hayal görme, işitme eksikliği, zekâ kaybı, zihin karmaşası, beynin zarar görmesi, vücut organlarının hastalanması olmaktadır! Şahsiyet kaybına neden olmaktadır. Aile içi ve topluma huzursuzluk vermektedir. Saygınlığı yitirmektedir. Bu kişi artık toplum tarafından pek sevilmez. Ona iş verilmek istenmez. Ona güvenilmez.
“Bağımlılık pek çok konuda oluşmaktadır. Aşkta bağımlılık, alışveriş bağımlılığı, televizyon izleme bağımlılığı, telefon, internet, sinema, çok yeme, kumar oynama, alkol ve uyuşturucu alma, maç izleme, oyun oynama bağımlılıkları vardır.” “Bağımlı olmak zararlıdır.” Hiçbir konuda aşırılık- gerilik içinde olmamalıyız. Her zaman dosdoğru olan dengeli, ölçülü orta yolu izlemeliyiz.
Dünyada yaklaşık 7,5 milyar insan yaşamaktadır. 180 milyon birey uyuşturucu bağımlısıdır. 30 milyon kişi sentetik uyuşturucu kullanmaktadır. Uyuşturucu kullananların %57’si alkol kullanmaktadır. Alkol kullananların sayısı 2 milyar 76 milyon kişidir. Bu oran her gün daha da artmaktadır!
Cinayetlerin %85’i, ırza tecavüzlerin %50’si, şiddet olayların %70’i, trafik kazalarının %80’i, boşanmaların %75’i bu zararlı maddeleri kullananlar yüzünden olmaktadır. Dünyada her yıl 3,5 milyon kişi bu zararlı maddelere yeni başlamaktadır!
Sigarada bağımlılık oluşturan 4 bin zararlı madde içeren bir melettir. Sigara 200 yıl öncesine kadar pek bilinmiyordu. 1864 yılında ilk sigara fabrikaları Fransa’da kuruldu. Ülkemizde 1950 yılından itibaren daha çok yaygınlaşmaya başladı. Sigara pek çok hastalığı yapmaktadır. Her organımıza zarar vermektedir. “Dünyada 1 milyar 100 milyon insan sigara içmektedir. Erkeklerin %47’si, kadınların %12’si sigara içmektedir.” Sigara %60 oranında kanser yaparken, tansiyon hastalığı, kalp ve damar hastalığı, koah yapmaktadır. Günde 20 sigara içenlerin %40’i emekli olmadan ölmektedir. En zararlı maddesi nikotindir. Etkin ve pasif içicilerde sigaradan zarar görmektedir. Asla kapalı ortamlarda sigara içilmemeli. Başkalarına ve çevreye zarar vermemeli. Atmosferi kirletmemeli. Dünyada sigara içimine karşı bir sınırlama getirilmektedir. T. C. ‘de sigara içmeye ilk defa sınırlama 1996 da getirilmeye başlandı.
Aklı iyi, doğru kullanamayanlar, her yönü ile zarar görmektedir. Bugün dünyamızda ve ülkemizde engelli, sakat olma durumu %13 civarındadır. Yapılan anket çalışmalarında ise bu ülkemizde %17’ye çıkmaktadır! Batılı ülkelerde engellilik daha çoktur. Çünkü zararlı maddeleri daha çok kullanmaktadırlar. Yazım uzun olmasın diye bunların vücutta oluşturdukları hastalıkları bir bir yazmıyorum. Ama bunlar insanın 8 bin kadar hastalığa tutulmasını doğurabiliyor.
Her yıl sadece sigara bağımlılığının oluşturduğu hastalıktan ülkemizde 200 bin kişi ölmektedir. Bağımlı eşlerin- ailelerin çocukları tam sağlıklı olmazlar. “Düşünün ki ülkemizde erkeklerin %41,5’i, kadınların %13,1’i sigara kullanmaktadır.” Ülkemizde sigara ile yapılan mücadele nedeni ile her yıl sigara içenlerin sayısı azalmaktadır. Ama bunu diğer zararlı maddelerde henüz sağlayamadık. Ülkemizde 46 milyar paket sigara tüketiliyor. Kaçak tütün kullananların sayısını bilemiyoruz. Ülkemiz son 10 yılda 257 milyar lira sigaraya para harcadı. Sigara içiminde dünyada 7. Sıradayız. En çok sigara içen İllerimizi ve ülkeleri yazmak istemiyorum.
Uyuşturucu doz aşıldığında ölüme neden olmaktadır! Uyuşturucu kısa sürede bağımlılık sağlamaktadır. Sinir sistemini ve organlarımız felç etmektedir. Geçici keyif, zevk verse de, sonuç; felaket, fecaat, berbat, perişanlık olmaktadır. Tüm organlarımızı bozan durum oluşturmaktadır. Bilgisiz, bilinçsiz insanlar daha çok sigara, alkol, uyuşturucu kullanmaktadır. “Daha çok içki içenler, kumar oynamaktadır.” Bu zararlı maddeler vücut organlarını harap ettiği gibi 6 duyu organını da haşat etmektedir. Ülkemizde sigara içiminde azalma olurken, uyuşturucu kullanımında artış vardır! Uyuşturucu kullanıcısı 7. Yılda hastalanır. 14. Yılda ölür! Ama ilk içiminde ölenler bile az değildir. Hangi hastalıklara neden olduğunu yazmıyorum. Her hastalığa sebep olabilir. Zira vücudu çökertmektedir. İnsanı paranoyak, manyak, serseri, saldırgan, bağımlı, halüsinasyon, karar verememe, düşünmeden hareket etme, kontrol kaybı görülür. Şiddet eğiliminde olur. Başkalarına, ailesine rahat vermez. Beyin ve diğer hastalıklara düşer. 100’den fazla uyuşturucu madde olduğunu söylemiştim.
Alkol en fazla beyne zarar verir. Bunun içindir ki alkol, sigara, uyuşturucu kullananların beyni çok çalışmaz. Doğru, akıllı, bilimsel, mantıklı, sağduyulu düşünemez. Eleştirel, analitik düşünemez. Bedenini yeterince verimli kullanamaz. Pek çok işi eksik, yalan, yanlış olur. Kural, ilkelere uymaz. İnsanlıktan ve İslam dininden gittikçe uzaklaşır. Zararlı, kötü madde kullanmak dinimizde haramdır. Vücudu, emaneti korumak Allah cc. Emridir. Ama bu haldekiler emanetlere zarar vermekte özür görmezler.
Bu konuda çok duyarlı, hassas olmalıyız. Unutmamalı ki 1,000 akıl hastasının 665 tanesinin ebeveyni alkoliktir. Özürlülerin %85’nin ebeveyni alkolik veya uyuşturucu bağımlısıdır. Ülkemizde 55 milyon yetişkin insan vardır. Bunun %23’ü alkol kullanmaktadır! Her gün alkol içenler; %1,2 olup, 624 bin kişidir. Ayda bir içenler %6,1, ara sıra içenler %9,2, bazen içenler %9,3, alkolü bırakanlar ise %8,4 oranındadır. Allah’tan bağımlı olmamayı isteme düşüncesi ve eylemi vermesini istemeli. Bu konuda gayret etmeli, azmetmeli. Kararlı, tutarlı, doğru hareket etmeli.