NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, "Moskova’nın sesi yüksek çıkabilir fakat NATO güçlü. Giderek daha belirsizleşen bir dünyada, askeri yeteneklerimizi modernize etmeye devam etmemiz ve konvansiyonel ve nükleer kuvvetlerimizi güçlü tutmak için birlikte tatbikat yapmamız hayati önem taşıyor" dedi.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, NATO Savunma Bakanları Toplantısı’nın ikinci gün oturumlarının ardından Brüksel’deki NATO Karargahı’nda bir basın toplantısı düzenledi. NATO müttefikleri ve partner ülkelerin temsilcileriyle gerçekleştirilen oturumların bugün tamamlandığını ifade eden Rutte, “Müttefik ülkelerin savunma bakanları, bugün NATO’nun standardizasyon konusundaki yeni girişimini kabul etti. Standartlar, birlikte savaşma kabiliyetimiz için kritik bir öneme sahip. Daha iyi standartlar, savunma maliyetlerini düşürmemize yardımcı olacak. Bu girişimin bir parçası olarak, NATO standartlarının geliştirilme sürecini hızlandıracağız. Uygulama oranını artıracak ve yenilikçi askeri yetenekleri de kapsayacak şekilde kapsamını genişleteceğiz. 32 müttefik olarak birlikte hareket etme yeteneğimizden en iyi şekilde yararlanmalıyız” dedi. Rutte, standardizasyon konusunda şubat ayında yapılacak savunma bakanları toplantısında daha fazla bilgi verileceğini belirtti.
Hava ve füze savunmasının ittifakın önceliği olmaya devam ettiğini vurgulayan Rutte, “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü savaş göz önüne alındığında bu daha da önemli hale geliyor. Bu savaş, NATO hava sahasının birçok kez ihlal edilmesine neden oldu. Romanya’da dün yaşanan olay da buna dahil” dedi. Rutte, “Gözetimi artırmaya, bilgi paylaşımını sürdürmeye ve münferit ve kolektif yanıtları koordine etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Rusya halen en önemli tehdit”
Rusya’nın müttefiklerin güvenliğine karşı en büyük ve doğrudan tehdit olmaya devam ettiğini vurgulayan Rutte, “Putin ise giderek daha sorumsuz bir söyleme başvuruyor. Moskova’nın sesi yüksek çıkabilir fakat NATO güçlü. Giderek daha belirsizleşen bir dünyada, askeri yeteneklerimizi modernize etmeye devam etmemiz ve konvansiyonel ve nükleer kuvvetlerimizi güçlü tutmak için birlikte tatbikat yapmamız hayati önem taşıyor” dedi.
Rutte, “Bu Pazartesi, NATO’nun yıllık nükleer tatbikatı ‘Steadfast Noon’ başladı ve 60’tan fazla uçak eğitim uçuşlarına katılıyor. Bu tatbikatlar, Rusya sınırlarından uzak, rutin ve kendini tekrarlayan nitelikte ve burada gerçek silahlar kullanılmıyor. NATO’nun nükleer kapasitesinin temel amacı, barışı korumak, baskıcılığı önlemek ve saldırıları caydırmaktır” ifadelerini kullandı.
“Ukrayna’nın savaşı, bizim savaşımızdır”
NATO’nun, NATO Ukrayna Güvenlik Yardımı ve Eğitimi’nin (NSATU) birkaç ay içerisinde tam manasıyla operasyonel hale geleceğini belirten Rutte, Ukrayna’ya 40 milyar euroluk askeri destek taahhüdünün gerçekleştirilmesi konusunda da ilerleme kaydedildiğini ifade etti.
NATO’nun Ukrayna’nın yanında yer almaya devam ettiğini vurgulayan Rutte, “Ukrayna’ya destek sağlamak hayır işi değil, kendi güvenliğimize yatırım yapmaktır. Çünkü, Putin’in istediğini yapmasına izin vermenin maliyeti, Ukrayna’ya destek olmanın maliyetinden çok daha fazla olacaktır. Ukrayna’nın savaşı bizim savaşımızdır” dedi.
“Zafer planından çok askeri yardımı konuştuk”
NATO Savunma Bakanları Toplantısı’nda Ukrayna’nın zafer planından çok Ukrayna’ya askeri yardımların odak noktasında olduğunu vurgulayan Rutte, “Dünden bu yana Avustralya ve ABD tarafından yapılan duyurulara şahit olduk. Almanya da birkaç gün önce benzer bir açıklama yapmıştı ve birçok müttefik, Ukrayna’ya büyük miktarda yardım sağlamaya devam ediyor. Dün de söylediğim gibi, Vladimir Putin, pes edeceğimiz fikrine kapılırsa hata etmiş olur. Gerekli olduğu sürece buna devam edeceğiz. Dün geceki görüşmelerin ana odağı buydu. Hepimizin bildiği gibi Ukrayna, NATO üyesi olacak. Dolayısıyla soru, bunun tam olarak ne zaman olacağı ve davetin ne zaman gerçekleşeceği üzerineydi ancak bu, dün geceki görüşmelerin ana konusu değildi” diye konuştu.
“Ukrayna’ya daha fazla yardım için savunma üretimi kapasitesini artırmak istiyoruz”
Toplantıda Ukrayna’nın zafer planının madde madde görüşülmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurgulayan Rutte, “Zafer planına ilişkin konuları not aldık ve hepimizin bu konuda hemfikir olduğunu düşünüyorum. Salonda bir anket yapmış değilim ama Ukrayna hükümeti ve Devlet Başkanı’nın kendilerini zafer hedefine adadıklarına dair önemli bir sinyal verdiğini hepimiz kabul ediyoruz. Bu, şüphesiz Ukrayna ile devam eden görüşmelerin bir parçası olacaktır ancak dün geceki ana mesele, Moskova’nın bizim bu süreci yavaşlatmak istediğimizi düşünmesini engellemekti. Bilakis, üretim kapasitesini artırmak ve Ukrayna’ya daha fazla yardım ulaştırmak için sanayi üretimini artırmak istediğimizin altını çizdik. Ukrayna’nın savunma kapasitesini desteklemek istiyoruz çünkü Ukrayna zaten örneğin dron ve diğer ekipmanları üretme konusunda büyük bir kapasiteye sahip. Elbette ittifakın eğitim ve diğer destekleri sürdürmesi önemli” açıklamasını yaptı.
“Moldova’ya destek oluyoruz”
NATO’nun AB üyeliği konusunda bir referandum yapmaya hazırlanan Moldova’nın güvenliğine ilişkin bir soruya cevap veren Rutte, “Maia Sandu ve Moldova hükümetiyle yakın çalışıyoruz ve şahsen kendisinin gösterdiği liderliği alkışlıyorum. Yaptıkları ve istikrarlı bir demokrasi inşa etme çabaları, özellikle Rusya’dan gelen hibrit müdahalelere karşı koruma sağlayabilecek bir yapı kurma gayreti takdire şayan” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın Moldova’nın Avrupa yanlısı rotasını bir şekilde saptırmaya çalıştığını söyleyen Rutte, “Biz de onlara savunma kapasitelerini geliştirme, dezenformasyon kampanyaları ile mücadele ve diğer konularda yardımcı oluyoruz. Amacımız, bu müdahalelere karşı mümkün olduğunca güçlü olmalarını sağlamak ve seçimlerin özgür bir şekilde gerçekleşmesini temin etmek. Böylece Moldova’nın özgür bir toplum olarak gelişmesini desteklemek istiyoruz. Bu gerçekten dilediğimiz ve olmasını ümit ettiğimiz bir şey” şeklinde konuştu.
“Gazze ve Lübnan arasında devam eden çatışmalarda NATO’nun bir rolü yok”
Hamas Lideri Yahya Sinvar’ın ölümüne ilişkin bir soruya cevap veren Rutte, Yahya Sinwar’ın Hamas’ın 7 Ekim 2023’te İsrail’e gerçekleştirdiği operasyonun ana mimarı olduğunun unutulmaması gerektiğini söyleyerek, “Şahsen onu özlemeyeceğim” dedi.
NATO’nun ittifakın güvenliğini sağlama konusunda tetikte olduğunu ifade eden Rutte, “İttifak olarak Orta Doğu’da yer almadığımız açık, ancak NATO’nun Irak’taki misyonu nedeniyle bölgede neler olup bittiğini dikkatle takip ediyoruz. Ancak, şu anda İsrail, Gazze ve Lübnan arasında devam eden çatışmalarda NATO’nun bir rolü yok. Yine de birliklerimizin güvenliğini sağlamak önemli bir endişe konusu. Bu bağlamda müttefiklerimiz günlük olarak krizi yönetiyor, fakat NATO bu çatışmada doğrudan bir rol oynamıyor” dedi.
Rutte açıklamasını şu şekilde tamamladı: "Orta Doğu’daki gelişmeleri çok dikkatli bir şekilde takip ediyoruz ve yaşanan can kayıplarından son derece endişeliyiz. Bu konuda söz konusu beyefendi için üzülmüyorum, ancak şu anda Gazze’de, İsrail’de ve Lübnan’da birçok insanın hayatını kaybetmesi gerçekten yürek parçalayıcı. Daha önce de söylediğim gibi, müttefikler bu krizi yönetmek için ellerinden geleni yapıyor. Ancak NATO, şu anda Orta Doğu’da olanların bir parçası değil. Biz bir Transatlantik ittifakıyız ve dünyadaki her sorunu çözmemiz mümkün değil. Üzerinde çalıştığımız konulara odaklanmamız gerekiyor. Irak’taki misyonumuz aracılığıyla bölgede bulunuyoruz ve oradaki askerlerimizin güvenliğini sağlamaya büyük önem veriyoruz”