Göztepe'nin Süper Lig'de en fazla forma giyen ismi Gürsel Aksel'in adını taşıyan stadın yerine yapılan Gürsel Aksel Spor ve Sağlıklı Yaşam Merkezi, 26 Ocak 2020 Pazar günü Göztepe-Beşiktaş maçıyla hizmete girmişti. Peki, Gürsel Aksel kimdir? Rize ile yakınlığı nedir? Onun hayatını, Rizespor günlerini ve Rize’de yaşadığı elim kazayı hep irdelemiş merak etmişimdir. Göztepe’de efsane futbolcu iken Fenerbahçe’nin renkli yöneticisi Müslim Bağcılar’ın ona gönderdiği oldukça yüklü parayı elinin tersi ile itmiş memleketinin takımına boş mukaveleye imza atmış biriydi. 1978- 79 sezonunda Rizespor’a tek direktör olması ülke genelinde ses getiriyordu. Yaşadığı elim kaza sonrası tamamen moralini kaybediyor. Daha sonra Rizespor camiası yönetimi futbolcuları kenetlenip “bu yıl şampiyon olacağız ve bu başarımızı Gürsel Hocamıza armağan edeceğiz.” Düşüncesinde tek yumruk oluyor ve sezon sonunda şampiyonluğu elde ediyorlardı.
İZMİRLİLER STADA VE GEMİYE İSMİNİ VERİYOR YA BİZLER
Saygı değer büyüğüm Rizespor Eski Başkanı Hamit Oral sanal portalda “Gürsel Aksel 1978 yılında kendisini Rizespor’a Teknik direktör yapmıştık. Türk futbolunun efsanelerinden biriydi . Süper lige çıkmaya azimliydik, çıktık da fakat Gürsel mutlu sonu göremedi zira Rize’de benzin istasyonu patlamasında hayatını kaybetti. Dün İzmir’de gördüm ki Büyükşehir Belediyesi yeni bir yolcu gemisine Gürsel Aksel ismini vermiş sevinirken içimi bir hüzün kapladı. Nur içinde ol Gürsel nur içinde ol seni asla unutmadık” şeklimde bir not paylaştı. İzmirliler ismini stada gemiye verirken biz ne yaptık Bahattin Çoşkun, Anzerli Kemal, Reşat Uçak, Fehmi Ekşi, Cevat Öztürk ve diğerleri gibi onu da unuttuk…
RİZE YASA BÜRÜNÜYORDU
Rizespor, büyük çabalar sonucu onu teknik direktörlüğe ikna etti. Gürsel Hoca, eşi ve çocuklarıyla beraber bir kez daha Karadeniz’in yolunu tuttu. Yaşı ellinin üstünde olanların gayet iyi hatırlayacağı gibi, o yıllarda ekonomik kriz yüzünden birçok temel ihtiyaç maddesi bulunmuyordu. Benzin ve gaz da bu maddelerdendi. Evin yakınındaki benzin istasyonuna bir tankerle gaz geldiği haberini alan Gürsel Aksel, sobada kullanmak için hemen gaz almaya koştu. Hayatına mal olan bu olayın devamını yine Tuna Güneysu’dan aktarıyoruz: “Benzin istasyonunda gaz kuyruğunda öldü. İstasyondakiler onu kuyrukta görünce, ‘Hocam gel şuraya otur, çocuklar gaz koysunlar,’ diyorlar. ‘Bu kadar insan kuyruktayken ben orada oturamam,’ diye cevap veriyor. O kadar dürüst bir insandı. Biraz sonra patlama meydana geliyor. Sondaki iki-üç kişiden biri de Gürsel Hoca, yanarak ölüyor. Oturup çay-kahve içse, o sırada çalışanlar bidonunu dolduracak, hatta evine bırakacak. 12 Ekim 1978 tarihinde Saat 13.20 sıralarında Deniz Caddesinde Rikap Akgül’e ait benzin istasyonunda patlama ile birlikte yangın çıkıyor. Bu sırada gaz almak için sıra bekleyen 100 kadar kişi yangının etkisi altında kalıyordu. Rize itfaiyesi yanı sıra Trabzon ve Artvin’den de yardım istenmiş, gelen itfaiye ekipleri yangını kontrol altına almaya çalışmıştı. Yangında, belediyeye ait 25 dükkân yanmış, iki banka şubesi ile ÇAYKUR Genel Müdürlük binaları da hasar görmüştü. İlk anda enkaz altından Mevlit Ateş, Sefer Çolak Selahattin Yılmaz, İsmail Akit, Gürsel Aksel Seyfullah Kasap ve Rikap Akgül’un cesetleri çıkartılıyordu. Eşi Gürsel Aksel’in ölüm haberini evinde alan Dilek Aksel bilek damarlarını keserek intihara teşebbüs ediyor, Rize Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alınıyordu. Rize'deki bir benzin istasyonunda çıkan yangında 10 kişi öldü Patlama sonucu 23'ü ağır 32 kişi yaralandı. Ölenler arasında Türk futbolunun efsane isimlerinden Rizespor Teknik Direktörü Gürsel Aksel’de vardı. Rize’de çok az görev yapabilmişti. Ama gittiği her yerde olduğu gibi Rize’de de çok sevilmişti.
ÇOŞKUN ÖZARI 'GÜRSEL AKSEL’İ KAYBETTİK' DEDİ. BEN DONDUM KALDIM
Rizespor Eski Başkanı Hamit Oral Gürsel Aksel ile ilgili hatıralarını söyle anlatıyor: “1978 yılında Isparta deplasmanına gidiyorduk. Eğridir Gölü’nün kenarında bir akşam kalıyoruz. Sonra Gül Palas diye bir otelde kalıyorduk. Kafilede tek yöneticiyim, kafile başkanlığı yapıyorum. Orada Gürsel Aksel’i çok durgun gördüm. Takımı yatırdıktan sonra lobide onunla sohbet ediyoruz. “Nedir bu halin, neden seni üzgün görüyorum? Diye sordum. Bana içini açtı. “Beni ölüm korkusu sardı” dedi. “Niçin?” Dedim. “O zamanlar 1. Ligde oynayan Boluspor’u çalıştırıyordum. Beşiktaş deplasmanına giderken bir trafik kazası geçirdik. Bir arkadaşımız yanımda vefat etti. Bu kazdan sonra beni ölüm korkusu sardı. Her an öleceğim diye korkuyorum” dedi. Sohbetimiz iki saat sürdü. Sonunda ayağa kalkarak bana “Hamitciğim çok sağol hafifledim” dedi. Ertesi gün oynanan maçta 2-0 önde olmamıza karşın maç 2-2 sonuçlandı. Deplasman dönüşü bana “görüyorsun 2-0 sonucu koruyamadık. Şu Galatasaralı Tuncay’ın transferini bitirin. Defansta eksiğimiz var” dedi. “Tamam” dedim. Rize’ye döner dönmez Tuncay’ın transferi için İstanbul’a gittim. O zamanlar Gümrük ve Tekel Balanı Tuncay Mataracı da bize yardımcı oluyordu. Alahattin Tüylüoğlu ile Galatasaray Kulübüne gittim. Ali Sami Yen Stadı’nın bir odasında Galatasaray Kulübü Genel Sekreteri Jefi Fıratlı ve Teknik Direktör Çoşkun Özarı ile görüşüyorduk. O arada telefon çaldı. Özarı karşı tarafı dinliyor ve zaman zaman “ah evladı vay evladım” diyordu. Biz bir şeyden habersiz bakıyoruz. Üzüntü içinde telefonu kapadı. Yine üzüntüyle bana baktı ve “Şimdi Milliyet’ten aradılar beni. Rize’de bir kaza olmuş” dedi. Ben dondum kaldım. “Bir benzin istasyonunda çıkan patlamada Gürsel Aksel’i kaybettik” dedi. Üç gün evvel git şu işi bitir demişti. Bitirdik ama o göremedi. (Söyleşimizin burasında Hamit ağabeyin gözyaşlarına şahit oluyorum). İzmir’de Gürsel Aksel Gemisi var. Körfez’de çalışır. Ona her bindiğimde hüzünlenirim. Şampiyonluğu göremedi.
DUR NE YAPIYORSUN?
Rizespor Başkanlarından Nuri Akbulut o günleri şöyle anlatmıştı: Şampiyon olmuş, Rize şehri bayram ediyordu. Güzel günlerdi. Yalnız Gürsel Aksel’in yanarak ölümünü unutamam. Merhum Aksel, 12 Ekim 1978 tarihinde bana “ Başkan gaz almaya gidiyorum’ dedi. “Hoca birini gönderelim sen gitme” dedim. “Yok bi hava alayım, değişiklik olur” dedi ve gitti. Gidişinden on dakika sonra felaket bir patlama ile irkildik. Patlamanın olduğu petrol ofisine gittiğim de Merhum Gürsel Aksel’i perişan halde yerde gördüm. Kalabalığı yararak “Dur ne yapıyorsun” sesleri arasında ona sarıldım. O örnek kişiliğiyle hep yüreğimizde yaşayacak.
SİYASİLERİN ADINI BİR YERLERE VERMEKTE ONLARA HOŞ GÖRÜNMEKTE YARIŞAN TOPLUM NEDEN GERÇEK DEĞERLERİNE KAYITSIZ KALIR
Acı haber biranda Rize’yi ve ülkemizi üzüntüye boğdu. Adını altın harflerle Türk futbol tarihine kazıyan Aksel elim bir kaza sonucu vefat etmişti. Sonraki yıllarda Rizespor’da görev yapan yöneticilerden, Rizeli yöneticilerden bir ses çıkmadı. Aksel için ne bir anma yapıldı ne de adını yaşatma adına bir uğraş verildi. Birçok değerini unuttuğu gibi Rizeliler onu da unutmuştu.
Gürsel Aksel Kimdir?
1937 yılında Edirne’nin Uzunköprü İlçesinde dünyaya gelmiştir. Gürsel Aksel Manisa’da ağabeyi Güler Aksel ile birlikte Lise eğitimini sürdürürken futbolla tanışmışlardır. Manisa Gençlikspor'dan Göztepe'ye transfer oldu. Güler- Gürsel kardeşler kısa sürede gösterdikleri üstün performansla İzmir takımlarının dikkatini çekmişler ve 1955 yılında Göztepe’mize transfer olarak profesyonel futbola “merhaba” demişlerdir. Aralıksız 17 yıl bu takımda oynadı. 11 yıl Göztepe’de kaptanlık yaptı. Gürsel Aksel , tam 17 yıl boyunca Göztepe Futbol Takımında görev yaptı. Efsane Göztepe takımının koca kaptanı olarak Türk Futbol Tarihinde Avrupa Kupalarında ilk çeyrek ve ilk yarı finali oynayan tamamı Türk futbolcularının başında sahaya çıktı. İki kez Türkiye kupasını, bir kez Cumhurbaşkanlığı Kupasını kazanan muhteşem kadronun başında o vardı. Millî formayı 15 kez giydi. Futbolu 1972'de bıraktıktan sonra antrenörlük yaptı. Göztepe, Boluspor, Orduspor takımlarının ardından Rizespor’a transfer oldu. 13 Ekim 1978'de Rizespor'u çalıştırırken bir benzin istasyonundaki patlama sonucu hayatını kaybetti. İzmir'in sembol futbolcularından biri oldu ve Göztepe Stadı'na adı verildi.
İNSANIN ADAM OLANI
Şair, yazar ve ekonomist Okan Yüksel'den bir değerlendirme...
"Bu/ Yazgıya açılmış/ En eski savaştır/ Ve savaş/ Mutlaka can alır/ Ki ölüm de yazgıdandır" diyor. Gürsel Aksel de bu yazgıdan kurtulamadı ve genç öldü. Ama unutmayalım ki ölüler genç kalır. Kim bilir nerelerden şimdi şöyle sesleniyordur bizlere futbolun maestrosu, insanın adam gibi olanı: Gün ışıyıp gelir sabret, bu bizim/ yattığımız yerde güller bitecek.
Not: Bilal Karafazlı Başkanlığında TUFAD Rize Şubesi 27 Eylül - 8 Ekim 2020 tarihleri arasında yapılan Futbol Antrenör Kursuna Göksel Aksel ismi vermişti. Gürsel Aksel’in ismini önce stada, ardından gemiye veren İzmirli hemşerilerini tebrik ediyor, aynı duyarlılığı bu güne değin çok az istisnalar hariç göstermeyen Rizelilerden bekliyor, bu yazıyı kaleme almama vesile olan Saygı değer büyüğüm Hamit Oral’a teşekkür ediyorum. Gürsel Aksel’i de rahmetle anıyorum.