Kendi Yolunu Çizenlerin Hikâyesi

Çocuktum. Bir gün anneme, “Ağaca çıkacağım, yardım et,” dedim. Cevabı kısa ama derindi: “Başkasının çıkardığı yerden inemezsin, düşersin.”

Abone Ol

Bu sözü o an yalnızca bir uyarı gibi algıladım. Ama büyüdükçe, bunun hayatı anlamlandıran bir öğüt olduğunu fark ettim.

Ali Şeriati’nin bu meşhur sözü, insanın kendi yolunu çizmesinin ne kadar hayati olduğunu anlatır. Hayat, tıpkı bir ağaca tırmanmak gibidir. Her dal, kendi çabamızla ulaşmamız gereken bir hedefi temsil eder. Başkalarının bizi çıkardığı bir dalda durursak, ne kadar sağlam olduğunu veya sınırlarını bilemeyiz. Ama kendi emeğimizle tırmandığımız her dalda, yolun sorumluluğunu üstlenir ve güçleniriz.

Anne babalar çocukları için genellikle hazır bir hayat senaryosu çizer: En iyi okullar, prestijli işler, toplumsal statü... Ancak çocuk, bu senaryoyu kendi hayalleri yerine getirmek için takip ettiğinde, bir gün kendi yolundan ne kadar uzaklaştığını fark eder. Bu farkındalık genelde mutsuzluk getirir. Çünkü bu yol, onun kendi yolu değildir. Oysa çocuk, kendi hayallerinin peşinden gittiğinde; hata yapsa bile bunlardan ders alır, güçlenir ve gerçekten mutlu olabileceği bir yaşam kurar.

İş dünyasında da benzer bir durum geçerlidir. Liyakat, başarının ve adaletin temel taşıdır. Sadece birilerinin yardımıyla yükselmek, bulunduğunuz pozisyonun sorumluluğunu taşımanızı zorlaştırır. Hak edilmemiş bir başarı, içsel bir boşluk ve başkalarının hakkını yeme gibi etik sorunlar yaratır. Bu da sizi özgün kimliğinizden uzaklaştırır ve başkalarının biçtiği kalıpların içine hapseder. Ancak, kendi emeğinizle yükseldiğinizde, özgüveniniz artar ve karşılaştığınız zorluklarla başa çıkmayı öğrenirsiniz.

Başkalarının “güvenli” olarak sunduğu yollar genellikle tuzaklarla doludur. Gerçek büyüme, kendi yolumuzu bulmaktan geçer. Düşmek, kalkmayı öğretir; hata yapmak, doğruyu bulmayı... Önemli olan, başkalarının değil, kendi ağacımıza tırmanmamızdır.

Ali Şeriati’nin dediği gibi, “Başkasının çıkardığı yerden inemezsiniz.” Çünkü o yol size ait değildir.

Hayat, kendi ağacınıza tırmanacak cesareti göstermektir. Düşmekten korkmayın. Çünkü gerçek mutluluk ve özgürlük, emek verdiğiniz dallarda saklıdır. Başkalarının hayatını değil, kendi hayatınızı yaşayın.

Unutmayın, güçlü bireyler kendi yollarını çizenlerdir. Ve bu yol, başkalarının çizdiği değil, sizin keşfettiğiniz bir yoldur.