Kelime-i tevhit ve Kelime-i Şehadet cümlelerini; gönülden, beyinden, anlarım. Dilden söyler, açıklar, anlatır, kabul eder, samimiyetle, isteyerek, benimseyerek, özümseyerek, içselleştirerek, şüphe duymayarak, inanır ve kabul ederim. İslâm, mümin, Müslim, Müslüman olmanın, tüm gereklerini samimiyetle, bilgi ve bilinçle yerine getirim. Elhamdülillah Hakk’a mümin ve Müslümanım derim. Kendimi bu hak ve hakikat yolunda geliştiririm.
Allah’ın vahiy yolu ile aldığı ilahi mesajları doğru kabul ederim. Şek ve şüphe asla duymam. Eleştirmem, ileri- eğri saçma konuşmam. Kur’an ne diyorsa, peygamberimiz ne söylemiş ve yapmış ise harfiyen inanır kabul ederim. Kâfirlerin, müşriklerin, münafıkların, zalimlerin, yalancıların, iftiracıların, putperestlerin, sapkınların hiçbir söz ve davranışına kanmam, inanmam, aldanmam.
Peygamberimiz Hazreti Muhammet Mustafa sas. İmanı şu şekilde açıklamıştır: “ İman; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, öldükten sonra dirileceğine, kadere, hayrın ve kötülüğün Allah’ın yaratması olduğuna iman etmek, inanmaktır.”
( Lütfen! İmanın 6 şartının her biri hakkında en az 10 kaynak temel eser okuyunuz.)
Peygamberimiz sas. Hazretleri, İslam’ı da şu şekilde anlatmıştır: “ İslam; Allah’a ibadet edip, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, farz olan namazları kılmak, farz olan zekâtı vermek, farz olan hac ibadetini yapmak, farz olan Ramazan orucu tutmaktır.”
Peygamberimiz sas. Buyurdular: “ İslam dini 5 temel esas üzerine kurulmuştur. Lütfen! İslam’ın 5 temel esasının her biri hakkında en az 10 temel kaynak eser okuyunuz.)
İbadetleri, Allah’ın istediği, peygamberimizin yaptığı şekilde samimiyetle, bilgiyle, bilinçle yapmak esastır. Allah’ı görüyormuşçasına ibadet etmek, özenle, dikkatle, isteyerek yapmak asıl olan görevdir.
Kelime-i tevhit ’in anlamı şudur: “ Allah’tan başka tanrı yoktur. Muhammet, Allah’ın elçisidir.”
Kelime-i şahadetin anlamı da şöyledir: “ Şahitlik- tanıklık ederim ki, Allah’tan başka tanrı yoktur. Yine şahitlik ederim ki, Muhammet sas. Allah’ın kulu ve elçisidir.”
Allah cc. Katında sadece ve ancak İslam dini vardır. İslam dini efdaldir, makbuldür, dosdoğrudur. Diğerleri din sıfatı taşımazlar. Ancak insanlar tanımlamalarında, inanışları din olarak yanlışlıkla tanımlamaktadırlar.
İslam dinine inanlara; mümin, Müslim, Müslüman denir. Diğerleri; münafık, kâfir, müşrik olarak tanımlanır.
İnternete şunları ayrı ayrı yazarak öğreniniz:
Münafık kime denir? Özellikleri nelerdir?
Kâfir kime denir? Özellikleri nelerdir?
Müşrik kime denir? Özellikleri nelerdir?
Putperest kimlerdir?
Zalim kimlere denir? Özellikleri nelerdir?
Mümin ve Müslümanların özellikleri, nitelikleri nelerdir?
İman eden, İslam dinine, Müslümanlığa gerçek anlamda inanan kişi; İslam sıfatlı niyet etmeli, duygulanmalı, düşünmeli, amel etmeli yanı davranmalıdır. İman ile İslam arasında ilişki olmalı. Hem inandım deyip, hem de sapkın, sapık, sapan anlamda; felsefi görüş, ideolojik görüş sahibi olunmaz. Müslüman, Müslüman gibi düşünür, düşünmeli. Müslüman gibi eylem, davranış, hareket, amel sahibi olmalı. Hem İslam dinine inandım, elhamdülillah Müslümanım deyip; haram, günah işlenmez. Komünist, kapitalist, liberal, faşist, ırkçı, yabancı düşmanı, insanlık ve hayvan düşmanı olunmaz. Laik, seküler, ateist, deist gibi sapık, sapan, bozuk düşüncelerde olamaz. Feminist ideoloji, LGBTİ- Enses olunmaz. Homoseksüel gibi cinsi sapık olunmaz. Müslüman isen Müslüman olmalısın. Bir koltukta, gönülde, beyinde birbirine zıt- ters düşünceler bulundurulamaz. İslam dinin değerleri, ilkeleri, kuralları, kaideleri, usulleri bellidir. Sapkınlıkların tümü de İslam dinine karşıdır. İslam dinini aslı ile astarı ile reddeder.
Müslüman, solcu da olamaz. Solculuk; Marksist, Leninist, Stalin’iz, materyalist- maddeci- din karşıtı, ateist bir düşünceye dayanır.
Müslüman, sağcı da olamaz. Sağcılık, Müslümanlık demek değildir. Sağcılık, komünizm karşıtı ABD, Avrupa faşizminden yana olma demektir.
Müslüman sadece ve ancak Allah cc. Kur’an’ı Kerim, peygamberimiz yanında olur. Müslümanca düşünür. İslam dinini, ilmi, irfanı, bilimi, hikmeti, marifeti, sanatı, mesleği helal yoldan kendine yol, yoldaş, kılavuz edinir. Allah’ın ilmi ile bilimi ile hakça, hakikatçe, hakkaniyetçe, güzel ahlakça, edeple, hayâyla, adaletle yaşar. Onun, bununla değil, İslam dini ile olur ve İslam dinini samimiyetle, bilinçle yaşar. Öyle solcu, sağcı, mason, Siyonist, emperyalist, şer güçlerle beraber olmaz. Batıcı, doğucu, Avrupacı, Avrasya’ca, Amerikancı, putperest olmaz, olamaz. İslam dininden olmaya niyetlendiğinde; tüm sapıklığı, sapkınlığı, sapanlığa, küfrü, batılı reddeder. Lâ der, hayır der, kabul etmiyorum, olmaz, der.
Müslüman, salih- iyi amel, ibadet, davranış işlemeli. Allah cc. Pek çok ayette, Müslümanı şöyle tanımlıyor: “ İman edenler ve salih- iyi amel işleyenler,” diye tanımlıyor.
Allah cc. İman edip, salih amel yapanları ödüllendireceğini pek çok ayette açıklıyor.
Rad Suresi 29. Ayette: “ İnanıp, iyi- salih ameller yapanlar var ya, iyi bir hayat ve güzel bir gelecek onlarındır.”
Bürüc Suresi 11. Ayet: “ şüphesiz iman edip, salih amellerde bulunanlara gelince, onlar için altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte bu, büyük bir kurtuluştur.”
Mümin Suresi 58. Ayet: “ Kör olanla, basiretle gören bir olmaz. Salih amellerde bulunanlarla, kötülük yapanlar da bir olmaz. Ne az öğüt alıp, düşünüyorsunuz?
İman, biz insanlarla, Allah cc. Arasındaki iletişim, ilişki, bağdır. Hak ve hakikati samimiyetle öğrenip, bilen kişi, iman eder. İman etmek, faziletli, erdemli, olgun, bilgili, bilinçli, samimiyetli insanların gönülden inanmasıdır. Allah cc. Hakkında bilgi edinmeli. Bilinçli, samimi olmaya çalışmalı. Gafil, bilgisiz, bilinçsiz kalmamalı.
Allah cc. Bakara Suresi 221. Ayette mealen buyuruyor: “ … Allah düşünesiniz diye size delillerini- kanıtlarını apaçık bildiriyor.”
Geçen yıl bir spor kulübünün yönetim merkezine uğradım. Orada bir kitaplık vardı. Sadece Kur’an’ı Kerim ile ilgili, 100 taneden fazla Kur’an ile ilgili kitap vardı. Nereden aldınız, diye sordum. Bir kişinin bağışladığını söylediler. Piyasadan istediğimiz konuda, istediğimiz alanda, istediğimiz kadar kitaba ulaşmamız mümkündür. Ama önce olumlu düşünmeli. Olumsuz düşünceleri beyinden, gönülden, ruhtan, genlerden atmalı. İyi niyetle; iyiye, güzele, doğruya, hakka, hakikate, yararlıya, olumluya yönelmeli. Böylece hakka ve hakikate ulaşmaya yönelmeli. Göz, İslam düşmanlığındayken, hak ve hakikate ulaşmak mümkün değildir. Sapıklıkta, sapkınlıkta, saçmalıkta, kepazelikte Allah cc. Kalınır.
Müslüman, yararlı her bilgiyi edinmeye çalışmalı. Araştırma, inceleme, irdeleme, gözlemleme, deney, anlama, kavrama çalışmaları yapmalı. İslam ve bilimde yükselmeli. İslam ve bilimle güzelleşmeli. Allah’ın kitabını, peygamberini, bilimini bırakıp, sapkınlara köle, mankut olmamalı.
Müslüman, derinden düşünen, araştıran, inceleyen, gezi, gözlem irdeleme yapan, hak ve hakikate ulaşmayı hedefleyen olmalı. Hak ve hakikatten bir milimetre bile ayrı düşmemeli. Bendeniz, ömrümde ateist, komünist, anarşist, teröristlerden çok çektim. 21 Kasım 1978 Çarşamba günü saat: 11.00’de Rize’de komünistler tarafından okulda, 200 kişinin saldırısına uğradım. Öğretmenlik yaptığım Kozluk İlçesi’nde bölücü teröristlerce çok sıkıntı çektirildik. Can güvenliğimiz olmadığından, 20 ay görev yaptıktan sonra, okuldaki 3 öğretmen arkadaş, oradan ayrıldık. Bölgede görev yapan, antikomünist öğretmen kalmadı. Ama dinimden, imanımdan, inancımdan, yaşantımdan bir milimetre uzaklaşmak olmadı. Aksine daha da samimiyetle, dikkatle, özenle dinimi azimle, gayretle yaşadım.
Rabbim, Allah olduğuna inandım, iman ettim. Dinim, İslam dedim, sadakatle, inançla bağlandım. Kitabım, Kur’an’ı Kerim’dir. Asla onunla ayrı düşmem. Kararlıyım, tutarlıyım, bilgiliyim, bilinçliyim. Peygamberim sas. Gibi İslam dinimi yaşarım. Kâbe’ye yönelirim. Elhamdülillah derim ve İslam dinime uygun yaşarım. İmanın ve İslam dininin şartlarını, esaslarını dosdoğru bilip, yaşam tarzı yaparım. Elhamdülillah ben hak mümin ve hakiki Müslümanım. Ben dinimi, imanımı her şeyden çok severim. Dünyayı verseler bir harfinden asla, katiyen, kesinlikle vazgeçmem. Vazgeçersem, neleri kaybedeceğimi, yitireceğimi bilirim. Kaybedenleri görünce bunu daha iyi anlıyorum.
Müslüman isek, Müslüman gibi Müslüman olmalıyız. Danding, fason, taklit Müslümanlık olmaz. Müslümanlar, Allah’ın ilk emri olan; Oku! Yaz! Anlat, emrini bile yerine getirmiyorlar. Okumuyorlar. Yazmıyorlar. Anlatmıyorlar. Bilmeyen ne anlatsın ki? Yaşını bilmeyen, ülkesini tanımayan, başkentini bilmeyen, İlçeye inmeyen, dinden- imandan haberi olmayandan ne olur? Tavşan gibi, kedi gibi doğuruyorlar. Öğrenimsiz, eğitimsiz, bilgisiz, analitik düşünemeyen milyonlarca çocuk; yıkıcılara, bozgunculara, fitnecilere, anarşistlere, teröristlere eleman yapılıyor. Sonrada ebeveynleri ağlayıp, duruyor. Hele kız çocukları pek okutmuyorlar. Son 20 yılda belli aşama kaydedilse de, yeterli, değildir. Ülkemizde 1,2 milyon öğretmenin %59’u kadındır, kızdır, bayandır.
Peygamberimiz sas. Buyuruyor: “ İlim öğrenmek, kadın ve erkek her Müslümana farzdır.”
Kur’ân ’da ilim, irfan, bilim ve türevlerini öğrenmekle ilgili, 750 taneden fazla ayet vardır. Ama anlayan kim? Oysa kızların okumasına, erkeklerden çok daha fazla önem, değer, kıymet verilmelidir. Zira boşanmalarda, kadınlar çok perişan olmaktadırlar. Çocuklarını da bilgili, bilinçli yetiştirememektedirler.
İman etmeli. Gönülden inanmalı, iman etmeli. İman ve İslam’ı anlatmalı, yazmalı. İnsanlığa hayır, yarar sağlamalı. İnanç olarak insanlar; mümin, münafık, kâfir, müşrik olarak 4 kısma ayrılırlar. Sadece cennete mümin ve takva Müslümanlar gidecektir. Diğerleri zalimliklerine, kâfirliklerine, gâvurluklarına göre cehennemin yedi farklı kısmına, çukuruna; ateş, duman, irin çukuruna gideceklerdir! Dünyanın en kâfir gâvur zalimleri, en şiddetli olan 7. Ateş, duman, irin çukuruna gidecektir.
Öncelikle âlemlerin Rabbi, halikı olan, Yüce Allah’ı, Kur’an’dan öğrenip, gönülden, beyinden inanmalı ve anlatmalıyız. Esma’ül Hüsna olarak öğrenip, kabul etmeliyiz. Kur’an ve peygamberimiz sas. Hakkında doğru, gerçek, geniş, kapsamlı bilgiler öğrenmeliyiz. Allah cc. İle Kur’an ve peygamberimiz ile irtibat, iletişim, diyalog kurmalıyız. Allah’a dua etmeliyiz. Tövbe etmeliyiz. Zikretmeliyiz. İbadet etmeliyiz. Okumalıyız. Anlatmalıyız. Ama Kur’ân’ı peygamberimiz gibi yaşamalıyız. Sapıkların söz ve davranışlarına asla uymamalıyız. Salih amel, iyi işler yapmalıyız. Yaratılış amacımızı bilmeliyiz. Yaratılışı bozmamalıyız.
Sadece Kur’an’da, İslam dininde, Allah inancı doğrudur. Diğer inanışlarda Allah inancı yalan, yanlış, kurgu, düzmece, uydurma, bozuk, aslı astarı olmayan şekildedir. Bizde Kur’an’daki Allah inancı, ad ve sıfatları, Esma’ül Hüsna adı altında toplanmış, derlenmiş, açıklanmıştır. Allah cc. Birdir, eşi benzeri, ortağı, dengi yoktur. Sıfatları sonsuz, sınırsız ölçüdedir. İhlas Suresinde Allah inancı doğru şekilde anlatılmaktadır. Allah cc. Tekdir. Allah’ın varlığı konusunda bendeniz, 1975 yıllarında onlarca kitap okumuştum. O yıllarda materyalist- maddeci ateist komünistler, Allah’ı inkâr ediyorlardı. Onların inkârlarına karşıda çok sayıda kitap yayımlanıyordu. Hemen hepsini satın alıp, okudum.
İnternete girip, arama motoruna şu soruyu sözlü veya yazılı sorunuz:
1- Allah’ın ad ve sıfatları hangileridir.
2- Allah’ın Zati sıfatları hangileridir?
3- Allah’ın Subûti Sıfatları hangileridir?
4- Esma’ül Hüsna anlamı nedir?
Allah’ın sevdiği, insandan razı- hoşnut olduğu doğru, dürüst mümin Müslüman olmak için öncelikle; Allah’ın emirlerini tutmalı. Yasakladıklarından sakınmalı. İyilikleri artırarak, çoğaltarak yaymalı. Kötülükleri azaltarak, engellemeli. Herkes kendinin üzerine düşen görev, ödev, sorumluluk ve yükümlülükleri eksiksiz yerine getirmeli.
Sevgili Müslüman, sevgili kul olmak için gerçek anlamda dosdoğru, dürüst samimi, bilge Müslüman olmalı. Allah’a kulluk görevini aynen peygamberimiz gibi yapmalı. İfrat- aşırılık, tefrit- gerilik, bidat, hurafe, sapkınlık içinde olmamalı. İyilikleri herkese yapmalı. Tövbe edip, temiz Müslüman olmalı. Sözünü yerine getirmeli. Allah’a karşı gelmemeli. Kul hakkına girmemeli. Kul hakkına girenler, hakkı ödemedikçe cennete giremez. Allah cc. Yolunda olmalı. Kur’ân ve peygamber ahlakı ile yaşamalı. Ümitsizliğe düşmemeli. Güzel İslam ahlakı ile yaşamalı. Affeden, bağışlayan olmalı. Sabırlı olmalı. Diğerkâm olmalı. Adil olmalı. Alçak gönüllü, ağırbaşlı, efendi olmalı. Temiz olmalı. Maddi, manevi anlamda tertemiz olmalı. İyilik için çaba harcamalı. Vakıf insanı olmalı. Haksızlık karşısında susmamalı. Ama haksızlığa karşı gelmenin usulünü de bilmeli. Olgun, faziletli, erdemli, bilgili, bilinçli olmalı. Şükreden, hamt eden, ibadet eden, tövbe eden, sabreden, okuyan, anlatan olmalı. Samimi Müslüman olmalı. Çok mütevazı davranıp, kendimizi de basit, alelade duruma sokmamalı. Müslüman basit, alelade, alçalmış olamaz. Müslümanlıkta ölçü, denge, vasat olma esastır, asıl olandır.
Akıllı telefonunuzdan veya internet bağlanan tablet ve de bilgisayarlarınızdan lütfen, şu konuları araştırınız. Okuyunuz. Doğru anlayıp, yaşam tarzı yapınız:
1- Meleklerin özellikleri hangileridir?
2- Meleklerin görevleri hangileridir?
3- Meleklerden başka görünmeyen varlıklar hangileridir?
4- Kur’ân’ın özelliği nelerdir?
5- Kur’an, nasıl bir insan modeli istemektedir?
6- Peygamberlere olan ihtiyaç nelerdir?
7- Peygamberlerin özellikleri nelerdir?
8- Peygamberlerin görevleri nelerdir?
9- Kur’an’da adı geçen peygamberler hangileridir?
10- Peygamberimizin hayatı nasıldır?
11- Ahiret gününe iman nasıl olmalıdır?
12- Cennet ve cehennem nasıldır?
13- İnsanların öldükten sonra sorgulanması nasıl olacak?
14- Kader ve kazaya inanmak nasıl olmalıdır?
İnsan sadece okuyarak, dinleyerek, görerek, yaparak öğrenmez. Pek çok etkili öğrenme yol ve yöntemleri vardır. Bunlardan biriside; araştırma, inceleme, irdeleme yaparak öğrenme şeklidir. Kendiniz aklınıza gelen soru hakkında araştırma, inceleme, irdeleme yapmalı. Gözlemler yapmalı. Sorarak, öğrenmeli. Bu iletişim, bilişim, haberleşme, bilgi, teknoloji çağında bir insanın cahil, cühela, çapulcu kalması, aklının eksikliğindedir. Artık bilgi, bilim, din- iman, sanat, meslek, zanaat öğrenme ücretsizdir. Hatta öğrenene devlet üstelik ücret – aylık vermektedir. SGK primlerini ödemektedir. Düzenli, sistemli şekilde öğrenim göremeyenler; kurslara katılmaktadır. Meslek edindirme kurslarında öğrenim görerek, meslek öğrenmektedir. Bize düşen görev; hedefe odaklanmamızdır.
Her yaşta bilgi öğrenilir. Yeter ki, niyet, gayret, azim, hareket olsun. Her yaşta meslek öğrenile bilinir. Yeter ki, niyet edip, girişimde bulunalım. Bugün dünyada zorluk çekenler; yeterli bir öğrenim görmeyenlerle, meslek edinmeyenlerdir. Çalışmayıp, yan gelip, yatanlar, haytalar, boş gezen tembellerdir. Her insan, eğitimli, öğrenimli, meslekli olursa, yapacağı, çalışacağı iş bulur. Üretim yapar. İsraf etmedikten sonra geçimini sağlar. Ama akıllı olmalı. Üretimi çok eşli olup, çocuk yapmakta yapmaya kalkarsa, 8 milyara nüfusu ulaşan dünyamızda pek çok sıkıntı çekebilir. Bunun için akıl, zekâ doğru bilgilerle işletilmeli. Sapıtanlardan, sapanlardan olmamalı. Hak yol olan İslam dinin yolundan, bilimin yolundan ayrılmamalı. İki âlemde huzurlu, mutlu, rahat olmanın yoluna girmeyi, yol almayı becermeli. Dua sadece sözel yapılmamalı. Esas olan, asıl olan dua, fiilen yapılan duadır.
En büyük nimet; iman ve İslam dinidir. En büyük nimet; sağlıklı olmak ve zamanı en iyi şekilde değerlendirmektir.