Sağlık

Elektronik sigaralar bağımlılık riskini artırarak genç nesillerin sağlığını olumsuz etkiliyor

İNGİLİZ DOKTORLARIN, FARKLI AROMALARA SAHİP ELEKTRONİK SİGARALARIN YASAKLANMASI KONUSUNDA HÜKÜMETE ÇAĞRIDA BULUNMASI E-SİGARALARI TEKRARA GÜNDEME GETİRDİ. TSSD GENEL BAŞKANI PROF. DR. MUSTAFA AYDIN, KONUYLA İLGİLİ AÇIKLAMALARDA BULUNDU.

Abone Ol

İngiliz doktorların, farklı aromalara sahip elektronik sigaraların yasaklanması konusunda hükümete çağrıda bulunması e-sigaraları tekrara gündeme getirdi. TSSD Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aydın, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

İngiliz doktorların, farklı aromalara sahip e-sigaraların sağlık üzerindeki potansiyel zararlarına dikkat çekerek hükümete çağrıda bulunması, elektronik sigaraların tekrar gündeme gelmesine ve konunun yeniden tartışmaya açılmasına zemin hazırladı. Türkiye’de, e-sigaraya bağlı olarak, son dönemde görülen EVALI (e-sigaraya bağlı akut akciğer hasarı) hastalığının görülmesi, elektronik sigaraların zararları etkileri konusunda ciddi endişelere yol açtı. Bu bağlamda, Türkiye Savaş Derneği (TSSD) Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aydın, elektronik sigaraların sağlık üzerindeki etkileri ve potansiyel riskleri hakkında açıklamalarda bulundu. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Aydın, “Elektronik sigaralar, özellikle aromalı çeşitleri ile gençleri ve sigara içmeyen bireyleri hedef alarak, tütün ürünlerine yönelik bir geçiş köprüsü işlevi görebilmektedir. Aromalı e-sigaralar, kullanıcıların alışkanlıklarını ve bağımlılıklarını artırarak, uzun vadede, EVALI hastalığı gibi, sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. İngiliz doktorların bu ürünlerin yasaklanması yönündeki çağrısı, global bir sağlık sorunu olan e-sigara kullanımına karşı dikkatli yaklaşılması gerektiğini vurguluyor.” dedi. Elektronik sigaraların yaygınlaşmasının, tütün bağımlılığını artırabileceği ve gençlerin sigara kullanımına teşvik edilebileceği konularında uyarıda bulunan Prof. Dr. Aydın, “Ayrıca, bu ürünlerin sağlık üzerindeki uzun vadeli etkilerinin henüz tam olarak ortaya konulmadı, bu nedenle daha fazla araştırma ve düzenleme gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“Aromaların etkisi, gençlerimizi yanıltıyor”

Elektronik sigaraların yüksek miktarda aroma içeriğine sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Aydın, “Çeşitli aromalar eklenerek cazip hale getirilmeye çalışılan bu ürünler, maalesef toplumumuzu ve gençlerimizi yanıltıyor. Sadece bu aroma bile solunum rahatsızlıkları ve kalp hastalıkları başta olmak üzere birçok soruna neden olmaktadır. Bu nedenle sigaraya alternatif olarak gösterilen bu ürünlerin sağlık üzerine olan etkileri çok iyi araştırılıp özellikle genç nesil bilinçlendirilmeli” dedi.

Prof. Dr. Aydın, sigarayı bırakmak isteyenlerin daha az zararlı olduğunu düşünerek başvurduğu bu tarz yöntemlerin aslında başka bir bağımlılık türüne sebep olduğunu vurguladı ve e- sigaraların sağlık üzerindeki uzun vadeli etkilerinin henüz tam olarak anlaşılmaması nedeniyle bu ürünlere kısıtlama getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Ülkemizde sigaraya başlama yaşı çok düşük”

Prof. Dr. Aydın, Türkiye’de sigaraya başlama yaşının ergenlik dönemlerine kadar düştüğünü belirterek sigara içme oranının özellikle 14-17 yaş aralığında daha yaygın olduğuna dikkat çekti. Aydın, “Ülkemizde sigaraya başlama yaşı, üzülerek ifade ediyorum ki, çok düşmüştür. Bu durum birçok sağlık sorununu beraberinde getirmektedir. Sigara içmenin gençlerin akciğer gelişimi, kardiyovasküler sağlık ve genel fizyolojik gelişimleri üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Bu sebeple gençlerin sigara ve türevlerinden uzak durmaları konusunda çeşitli çalışmalar yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Mustafa Aydın son söz olarak, “Geleceğimizin teminatı olarak gördüğümüz gençlerimizi sigara ve türevlerinden korumak hepimizin görevi olmalıdır. Gençler arasında bu tür ürünlerin kullanımı azaltmak ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını teşvik etmek için büyük önem taşıyan toplumsal bilinçlenme ve eğitim çalışmalarına devam etmeliyiz. Ayrıca, aileler, öğretmenler ve sağlık profesyonellerin ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarına da bu konuda büyük görevler düşmekte. Bu grupların, gençler üzerinde olumlu etkiler bırakmaları, bu sorunun çözümünde kritik bir rol oynamaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.