Bayramlar mı güzeldi yoksa Güzel insanlar mı eskidi?

Sevgili dostlarım, geçmişte bayramlar, yalnızca bir gün değil; sevgi, paylaşım ve birliktelik duygusunun yoğun yaşandığı özel anlardı.

Bayramlar mı güzeldi yoksa Güzel insanlar mı eskidi?
Abone Ol

Bayram sabahı, annemin mutfaktaki hazırlıkları, evin dört bir yanını saran sıcak kokularla dolardı. O mis gibi baklavalar, çocuklar için heyecan verici birer sürprizdi.

Çocukken, en çok bayram harçlığı almak için kapı kapı dolaşmayı severdim. Her kapıda, yaşlı teyzelerin sıcak tebessümleri, içten duaları ve tatlı ikramlarıyla karşılanmak, o zamanlar mutluluğun en güzel örneklerindendi. “Büyüdüğümüzde de bu sıcaklığı korumalıyız,” derdim içimden.

Bayram namazında toplandığımızda, camideki kalabalıkta, herkes birbirine sarılmanın verdiği huzuru paylaşırdı. O birlikteliğin verdiği güç, dargınlıkları unutturur, kalplerimizi birleştirirdi. Örneğin, kurban bayramında kesilen hayvanların etlerini komşulara dağıttığımız o anlar, dayanışmanın anlamını bize öğretti.

Ama şimdi elimizde kalan sadece anılar. Çocuklar ekran başında kaybolmuş, gerçek bayramlaşmalar yerini sanal tebriklere bırakmış durumda. Kapılar açılmaz oldu, samimiyet azaldı. 

Geliniz dostlar, birlikte o eski bayramların ruhunu yeniden canlandıralım! Sevgimizi paylaşalım, dostlukları tazeleyelim. Geçmişten ders alarak, gelecekte daha sıcak ilişkiler kurabiliriz. Unutmayalım ki bayramlar, köprüler kuran, insanları yakınlaştıran kutsal zamanlardır.