İstanbul

Ahmet Nejat Birdevrim’in seramik sanatında geçen 46 yılı ‘Yolculuk’ sergisi ile taçlandı

FATİH BELEDİYESİ’NİN EV SAHİPLİĞİNDE SERAMİK SANATÇISI AHMET NEJAT BİRDEVRİM’İN, 46 YILLIK SANAT HAYATI BOYUNCA YAPMIŞ OLDUĞU ESERLERDEN BİR SEÇKİ SUNAN ‘YOLCULUK’ SERGİSİ ZİYARETE AÇILDI.

Abone Ol

Fatih Belediyesi’nin ev sahipliğinde seramik sanatçısı Ahmet Nejat Bİrdevrim’in, 46 yıllık sanat hayatı boyunca yapmış olduğu eserlerden bir seçki sunan ‘Yolculuk’ sergisi ziyarete açıldı.

Seramik sanatçısı Ahmet Nejat Birdevrim’in, sanat hayatındaki 50’inci sergisi olan ‘Yolculuk’ ziyarete açıldı. Fatih Belediyesi Nusret Çolpan Sanat Galerisi’nde açılan sergide, sanatçının 46 yıllık sanat yolculuğu boyunca yapmış olduğu eserlerden bir seçki sunuldu. Geleneksel sanatları günümüz estetiğiyle harmanlayan Birdevrim, sergide özellikle 24 ayar altın ile bezenmiş turkuaz sırla sırlanmış eserlerini ve altın ile süslediği panolarını sanatseverlerle buluşturdu. Sanatçının derin duygularını ve Allah sevgisini toprağa yansıttığı özel eserlerden oluşan sergi, sanatseverler tarafından yoğun ilgi gördü. 1994 yılında Kültür Bakanlığı tarafından, çalışmaları sanat eseri kapsamına giren sanatçı Birdevrim’in sergisi, 4 Ekim - 30 Kasım tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak.

“Hocamızın sanat yaşamındaki 50. sergisine ev sahipliği yapıyoruz”

Düzenlenen sergide konuşan Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, “Bugün burada, bu güzel sergi için bir araya geldik. Bugün burada olmamızı sağlayan çok kıymetli Ahmet Nejat Birdevrim Hocamız ve değerli eşine, hepinize bugünkü sergi açılışımıza teşriflerinizden dolayı hoş geldiniz diyorum, selamlarımı sunuyorum. Bu, bizim için yeni dönemin ilk sergisi. Geçmiş dönemde de Suriçi’nde samimi bir gayretle şunu yaptığımızı söyleyebilirim; Burasını, tekrar kültür ve sanatın nabzını attığı bir merkeze dönüştürecek bir gayret içerisindeyiz. Bunun için de ilk önce mekan üretimine gayret ettik. Allah’a şükür iki sergi salonu açtık, inşallah yakın bir zamanda da bir sergi salonunu daha Fatih’e kazandırmış olacağız. Yedikule Hisarı’nı aldık ve şu an İstanbul’da yaşayanların sıklıkla kullandığı, çok nezih bir merkez haline getirdik. Kadırga’da bir sergi salonu açtık ve burayı sanatseverlerle buluşturduk. Her dönemin bir kültür-sanat sezonu açılışı var; biz kültür-sanat sezonumuzu bu sene burada açmış oluyoruz. Hocamızın sanat yaşamındaki 50. sergisine ev sahipliği yapıyoruz, kendisini canı gönülden kutluyorum. Sanat yolculuğunda aşkla ve şevkle devam etmesini ve daha nice sergilerle taçlandırmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Hocamızın seramik ve panolarında, gerçekten başka bir dünyaya götüren bir tarzı var. Hocamız, yaptığı eserlerle deyim yerindeyse sudan aldığı ilhamı toprağa yansıtıyor ve ateşle bunu pekiştiriyor. Böylece dört elementin bir araya geldiği ve Cenabı Hakk’ı zikreden bir sanat ortaya koyuyor. Bu sergide, 24 ayar altın ile bezenmiş ve formülü kendinde saklı olan turkuaz sırla sırlanmış birbirinden değerli eserlerini bizlerle paylaşmış olacak. Selçuklu, Osmanlı ve hat sanatının inceliklerini günümüz estetiği ile harmanlayan bu eserler için hocamıza gönülden teşekkür ediyorum” dedi.

“Çalışmaların hiçbiri sadece duvarı süslemek için yapılmamıştır”

Sergi ve eserler hakkında konuşan seramik sanatçısı Ahmet Nejat Birdevrim, “46 yıllık sanatçılık hayatımda şu anda 50. sergimi açmaktayım. Bu serginin açılışında bana destek olan, öncelikle değerli Fatih Belediye Başkanı Sayın Mehmet Ergün Turan Beyefendi’ye ve Fatih Belediyesi’nde çalışan, bu sergiye katkıda bulunan herkese teşekkürlerimi sunarım. Bu sergimde, 46 yıl boyunca yaptığım çalışmalar, Yüce Yaradan’ın sevgisini ve yarattığı tüm güzellikleri toprağa nasıl aktarabilirim diyerek yaptığım eserlerden oluşmaktadır. İçeride gördüğünüz çalışmaların hiçbiri sadece duvarı süslemek için yapılmamıştır, bunu bilmenizi isterim. Her bir eserde bir anlam, bir maneviyat vardır ve bir şeyler anlatmaktadır. Çalışmalar, o anlık duygu ve düşüncelerimi yansıtmaktadır ve bu eserlerin hiçbiri tekrar yapılamaz, her biri tektir. Buradaki hiçbir eserimi birbirinden ayırt edemem çünkü her biri benim evladım gibidir ve her biri Yüce Yaradan’ı anlatmak için kullandığım bir ifade biçimidir. Hepsi benim için büyük değer arz eden çalışmalardır” ifadelerini kullandı.