Antalya

18 yıl önce kaybolan adamın cinayet kurbanı olduğu ortaya çıktı, tutuklu sanıklar birbirini suçladı

2006 YILINDA ORTADAN KAYBOLAN, AYHAN AĞGEDİK’İN CESEDİ 18 AĞUSTOS 2013'TE AKSAZ MAHALLESİ'NDE BOŞ ARAZİDE AĞACIN ALTINDA YARISI TOPRAĞA GÖMÜLÜ HALDE BULUNMUŞTU. OLAYLA İLGİLİ OLARAK YAKALANAN VE SULH CEZA HAKİMLİĞİ TARAFINDAN 'TÖRE SAİKİYLE TASARLAYARAK KASTEN ÖLDÜRMEK' SUÇUNDAN TUTUKLANAN 4 ŞÜPHELİ MAHKEMEDE BİRBİRLERİNİ SUÇLADI.

Abone Ol

Antalya’da 2006 yılında ortadan kaybolan Ayhan Ağgedik’in cesedi 18 Ağustos 2013’te Aksaz Mahallesi’nde boş arazide ağacın altında yarısı toprağa gömülü halde bulunmuştu. Olayla ilgili olarak yakalanan ve Sulh Ceza Hakimliği tarafından ’Töre saikiyle tasarlayarak kasten öldürmek’ suçundan tutuklanan 4 sanık mahkemede birbirlerini suçladı.

Side Mahallesi’nde 2006 yılında ailesi tarafından kayıp başvurusu yapılan ve Ayhan Ağgedik’e ulaşılamayınca kapatılan dosya, geçen yıl kasım ayında Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’na Ayhan Ağgedik’in öldürüldüğüne dair yapılan ihbarın ardından yeniden açıldı. Başsavcılığın açtığı soruşturmanın ardından Manavgat İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, 2006 ve 2024 yılları arasında ilçe genelinde bulunan kimliği belirsiz cesetlerle ilgili bilgileri yeniden inceledi. Ayhan Ağgedik’in kaybolduğu dönemde ailesinin verdiği bilgileri değerlendiren ekipler, 18 Ağustos 2013’te Aksaz Mahallesi’ndeki boş arazide ağacın altında yarısı toprağa gömülü halde bulunan kemik parçalarındaki kıyafetle cesedin yanındaki eşyaların Ayhan Ağgedik hakkında verilen bilgilerle uyuşması üzerine, yakınlarından DNA örneği alındı. İncelemede, cesedin Ayhan Ağgedik’e ait olduğu belirlendi.

Asayiş Büro Amirliği ekipleri, Ayhan Ağgedik’in öldürülmesi olayına karışanların 2022’de yaşamını yitiren A.A. ile B.O., M.A., İ.K., M.K. ve Y.A. olduğunu tespit ederken, M.A. Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde, Y.A. Muratpaşa ilçesinde, B.O., M.K. ve İ.K. Manavgat’ta gözaltına alındı.

Polis merkezindeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden Y.A., M.A., İ.K. ve B.O. çıkarıldıkları Sulh Ceza Hakimliği tarafından ’Töre saikiyle tasarlayarak kasten öldürmek’ suçundan tutuklanırken M.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Cinayetle ilgili Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Olayla ilgili davanın ilk duruşması Manavgat 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada tutuklu sanıklar İ.K., M.A., Y.A., B.O. ile tutuksuz sanık M.K. ve öldürülen Ayhan Ağgedik’in çocukları Faruk Ağgedik, Merve Ağgedik ile kardeşi Yasin Ağgedik ve tarafların avukatları hazır bulundu.

"‘Benim işi sen yapmayacaksan ben birini bulacağım’ dedi"

Mahkemede ifade veren tutuklu sanıklardan M. A., kendisinden A.A.’nın, Ayhan Ağgedik’i öldürülmesini istediğini, bunu kabul etmediğini bunun üzerine A.A.’nın ‘Benim işi sen yapmayacaksan ben birini bulacağım’ dediğini; kendisinin de ‘ben öldürme işine karışmam ama birini bulmaya çalışırım’ dediğini anlattı. Manavgat’a iş kurmak için geldiğini öne süren M.A.’nın, ilçede olduğu sırada köylüsü olan İ.K.’nin iş yerinde kaldığını söyledi. Başka bir iş için Adıyaman’a gelip, geriye Manavgat’a dönmesinden bir gün önce A.A.’nın kendisine 20 bin lira para verdiğini anlatan M.A., “’Bunu götür B.’ye ver, biz B. ile anlaştık’ dedi. A.A., D.D. ve Y.A. öncesinde Manavgat’a gelmişler ve B. ile detayları görüşmüşler, ben A.’ya ‘beni karıştırmayın’ dediğim halde beni tehdit etti, ben ‘Ayhan’ın kolunu bacağını kırdıracağım’ diye söyledi” dedi.

M.A. olay gününü ise şöyle anlattı:

“Saat 22.00 sıralarında B.O. beni aradı, ‘Ayhan ile scooter işi ile ilgili görüşmek istiyorum’ dedi, Ayhan’ı çağırmamı istedi, ben Ayhan’ı aradım. Ayhan gelmeden önce B. ile 5-10 dakika oturmuştum, Ayhan kardeşleri ile birlikte geldi, kardeşleri Ayhan’ı bıraktı. Ben de kısa bir süre süre Ayhan ve B. ile durduktan sonra N.’nin dükkanına gittim, bir saat kadar orada oturdum, B. telefonla beni arayarak bir restoranın önüne gel dedi, nedenini sorduğumda gelince anlatırım diye söyledi, ben yakında bulunan restoranın bulunduğu yere gittim, B. aracının yan kapısını açtı, bana Ayhan’ı gösterdi, Ayhan’ın göğsünden kan damlıyordu, suratını görmedim, onu bu şekilde görünce şok oldum, korktum ve panikledim. İ.’ye ait kaldığım yere gittim, ertesi günü de İstanbul’a gittim” dedi.

M.A. mahkeme başkanının sorusu üzerine B.O. ile tanışmasını şöyle anlattı:

“B. ile ağustos ayında daire satışı için gittiğim emlakçıda tanışmıştım. B.O. ile maktulün öldürülmesine ilişkin herhangi bir görüşmem olmamıştır, sadece bisiklet alışverişine ilişkin olarak görüştüm. B. ile oturup dertleştim, birlikte alkol aldık, alkol aldığım sırada A.’nın bana yönelik tehditlerinden bahsettim, konuşma sırasında B., A.’yı kastederek iyi para verirse ben bu işe girerim diye söyledi, B. ile A. daha önceden tanışıyorlarmış, ben bu kişileri tanıştırmadım” dedi.

"’4 ve 6 yaşında çocukların var, seni yaşatmayız’ dediler"

Sanıklardan B.O. ise bugüne kadar vermiş olduğu ifadelerinde tehdit nedeniyle korkup çekindiği için doğru söyleyemediğini bu nedenle önceki ifadelerini kabul etmediğini belirterek, M.A.’nın işlettiği apart otelde kaldığını, kendisini zengin biri olarak tanıdığını ve turizm yatırımı yapacağını düşündüğünü anlattı. M.A.’nın çeşitli turizm tesislerine götürdüğünü ve ona yardımcı olmak istediğini söyleyen B.O., “Olay günü saat 14.00 sıralarında M. ile birlikte bir dükkana gittik, burada maktul Ayhan ile tanıştım sonra iş yerinden çıktım, M. ve Ayhan konuştu. Daha sonra M. ile birlikte arabaya yürüdük, ben Ayhan’ın motosiklet ve bisiklet işi yaptığını gördüğüm için ‘bize yardımcı olur mu apartlarda kullanmak üzere motosiklet satışı yapar mı’ dedim, sonrasında M.’yi istediği yerde Side’de indirdim. Apartıma döndüm. Akşam iftar için eve gittim, teravih namazını kıldıktan sonra sanık M. beni aradı, Ayhan ile konuştuğunu kafede buluşma ayarladığını söyledi, ben kafeye gittim. Bir süre sonra M. onun arkasından da maktul Ayhan ve tanımadığım 3 kişi geldiler, M. ve Ayhan kafeye oturdu, Ayhan ile gelen kişiler gittiler, biz görüştüğümüz esnada kafe sahibi toplantısı olduğunu söyleyerek ayrıld. M.’ye de bir telefon geldi. M., telefon görüşmesinden sonra kafeden ayrıldı, biz Ayhan ile baş başa kaldık, en fazla yarım saat vakit geçirmişizdir, Ayhan ile kafeden çıktık, 10 metre kadar yürüdük, karşı kaldırıma geçtik, bu sırada Ayhan’a seslenildi, seslenen kişi Ayhan ağabeyim diye söyledi, Ayhan bu kişiye yöneldi, onunla tokalaşıp sarıldı. Bu esnada yolun karşısında sanık M.’yi gördüm, Ford transit marka pikapla gelmişti. Ben apartıma doğru yürürken sesler duydum, dönüp baktığımda Ayhan’ın koluna girmiş yürüyerek transite doğru götürüyorlardı. Ayhan’ın normal bir şekilde yürüdüğünü görünce ve yardım çığlığı olmayınca yoluma devam ettim. Ayhan’ı bahsettiğim araca bindirdiler” dedi.

Kendisinin daha sonra kahveye gittiğini telefonunun şarjı bittiği için M.K.’nin telefonundan M.A.’yı aradığını anlatan B.O., “M.yi aradım, ‘siz ne iş karıştırıyorsunuz’ diye sordum, bana ’kapat kapat2 dedi ve telefonu suratıma kapattı. Daha sonra M.’nin telefonunu M. aradı, telefona ben cevap verdim, bana ‘sen ne gördün, ne duydun herhangi bir şey anlatırsan 4 ve 6 yaşında çocukların var, seni yaşatmayız’ diye tehdit etti, ben de bu adam 4-6 yaşında çocuklarım olduğunu nereden biliyor diyerek korkuya kapıldım. Daha sonra kendi numaramdan M.’yi aradım; bana ‘beni havaalanına götür’ diye söyledi. Ben tepki gösterdim, ‘beni arayıp sorma’ diyerek telefonu kapattım" ifadelerine yer verdi. Ayrıca B.O., kahvede birkaç saat kaldıktan sonra eve gittiğini ve Ayhan Ağgedik’in kardeşlerinin kendisini aradığını duyunca yanlarına gittiğini anlattı.

Duruşmada ifade veren, öldürülen Ayhan Ağgedik’in kardeşi Yasin Ağgedik, “Olay tarihinde biz ağabeyimle teravihe gitmiştik, namazdan çıktıktan sonra ağabeyim bana, ‘M.A. sürekli telefonumu çaldırıp duruyor, 3-4 gündür peşimde, anlayamıyorum’ dedi. Ben de ‘Dışarılarda kalıyor, yardıma ihtiyacı vardır, köylümüz yardım edelim’ dedim. Kafeye ağabeyim, ben ve ayrıca iki kişi daha birlikte gittik. Biz içeriye girerken ağabeyim ‘M. benimle tek görüşmek istiyor. Ya siz araçla turlayın ya da N.’nin iş yerine gidin’ dedi, hava yağışlı olduğu için N.’nin iş yerine gittik, sonrasında M. yanımıza geldi, bize gözüktü ve yanımızdan ayrıldı. Ben evime gidip yattım, ertesi günü sabah da ağabeyimin kayıp olduğu haberi geldi. Ben bu olayı aydınlatmak için 17 yıl boyunca çalıştım, olayı organize eden M.A.’dır, B.O.’nun da aracı olduğu için bu işte kullanılmıştır. Hep birlikte eylemi gerçekleştirmişlerdir. B. buraları iyi bildiği için onunla birlikte götürüp gömmüşlerdir, minibüsünün müsait olması nedeniyle onun aracı ile götürülmüştür. Ağabeyimi minibüsün içindeyken arkadan boğup kalbine bir şey saplamak suretiyle öldürmüşlerdir. Parayı A.A. vermiştir, organize edenler Y. ve M.’dir, aracı kullanan B.’dir” dedi.

Sanıklarının savunmalarının alınmasının ardından mahkeme heyeti dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.